maritbet girişmaritbet
Koronavirüs sonrasında inşaat sektörü nasıl olacak?

Koronavirüs sonrasında inşaat sektörü nasıl olacak?

Gayrimenkul sektörünün önde gelen isimleri koronavirüs salgını sonrasında beklentilerini emlaktasondakika.com'un sorularını yanıtlayarak dile getirdi.

Gayrimenkul haberciliği sektörünün lider konumda olan kurumu emlaktasondakika.com, gündeme özel haber çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Gayrimenkul sektöründe yaşanan dönemsel durgunluklardan etkilenmeden yoluna devam eden emlaktasondakika.com sektörü yakından takip ederek son dakika haberlerini en güncel şekilde ziyaretçilerine sunuyor. Son 2 aydır tüm dünyada adeta hayatı durdurma noktasına getiren yeni tip covid-19 koronavirüs salgının sağlık bakanlığımızın başarılı analizleri ve zamanında aldığı önemler sayesinde üstesinden gelmek üzereyiz.

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla yayılan yeni tip covid-19 koronavirüs neredeyse pik yapma noktasına geldi. Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca olağan bir dalga olmaz ise Ramazan Bayramının sonunda kademeli olarak normal hayata dönebileceğimizi açıkladı. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ise inşallah Ramazan Bayramında çifte bayram yaşamak istiyoruz diyerek olumlu mesajlar verdi.Gayrimenkul sektöründe dönemsel olarak hareketli olmamız gereken ilk bahar döneminde malum virüs nedeni ile bir duraksama yaşadık. Bu nedenle gözler yaz dönemine çevrildi bu sene geçtiğimiz senelerin aksine yaz döneminde hareketlilik bekleniyor mu? Sektörün önde gelenleri hükümetten neler bekliyor? Bu soruların cevabını sosyal mesafeyi göz önünde bulundurarak evde kal sloganı kapsamında yaptığımız özel çalışmalar ile uzaktan röportaj şeklinde gerçekleştirdik. 

İhlas Yapı Yönetim Kurulu Başkanı - Zeki Celep

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla yayılan salgın hastalık neredeyse pik yapma noktasına geldi. Sağlık Bakanımız Sn. Fahrettin Koca olağan bir dalga olmaz ise Ramazan Bayramının sonunda kademeli olarak normal hayata dönebileceğimizi açıkladı. Gayrimenkul sektöründe dönemsel olarak hareketli olmamız gereken ilk bahar döneminde malum virüs nedeni ile bir duraksama yaşadık, bu sene geçtiğimiz senelerin aksine yaz döneminde hareketlilik bekliyor musunuz?

Ekonomi alanında ülkemizin son 15 yılına bakıldığında büyük bir yol kat edildiğini, özelde ise son 5 yılda önemli atılımlar ve büyüme oranları kaydedildiğini görüyoruz. Temsilcisi olduğumuz inşaat sektörü de yıllardır ülkenin lokomotif sektörü olarak büyümesini istikrarlı bir şekilde sürdürmektedir. 2019'daki durgunluğu geride bırakıp, 2020 yılına da güçlü bir şekilde girdik. TÜİK verilerine göre yılın ilk çeyreğinde yapılan konut satışlarının geçtiğimiz yıla oranla ciddi artış kaydettiğini gözlemledik.Her şey yolunda giderken dünya Covid-19 olarak bilinen büyük bir salgın ile karşı karşıya kaldı.Kısa sürede on binlerce insanın ölümüne neden olan, ekonomik ve sosyal yaşamı durduran, sınırları kapattıran bu salgın, küresel büyümede dünyayı büyük bir tehdit altına aldı.Ülkemizde ise hükümetimizin aldığı tedbirlerin, ekonominin devamı ile birlikte problemin üstesinden gelmeyi hedeflemesi, devreye alınan teşvik paketleri, vatandaşa, reel sektöre ve işveren kesimine büyük moral kaynağı oldu.Sağlık Bakanlığı nezdinde oluşturulan Bilim Kurulu'nun tavsiyelerine büyük oranda uyuldu. Birçok alanda teşvikler, maddi destekler sağlandı. Bu imkan ve kabiliyet, bizim ülkemizin temel dinamiklerinin ne kadar güçlü olduğunun da bir göstergesi oldu.

Cumhurbaşkanımız, önümüzdeki ay sonu itibarı ile normalleşme sürecine kademeli olarak geçilebileceğini ifade etti. Sektör temsilcileri olarak bizlerde yarınlara umutla bakıyoruz. Normalleşme sürecinden itibaren devam eden projelerde konut satışlarının kademeli olarak artacağını öngörüyoruz. Güvenli liman olarak görünen ve bugüne dek yatırımcısına hiç kaybettirmemiş olan nitelikli konut projelerine ülkemizde her zaman talep oldu. Türkiye'de tasarrufların değerlendirmesi bakımından, gayrimenkul çoğu zaman ilk sırayı almıştır. Bu noktada bizlerde İhlas Yapı olarak yürüttüğümüz Bizim Evler ve Marmara Evleri markalı projelerimize devam ediyoruz. Normalleşme sürecine yakın bir zamanda gireceğimizi ümit ederken, bu zor günleri milletçe kısa sürede geride bırakacağımıza olan inancımız tamdır.

Torkam İnşaat İcra Kurulu Başkanı - Mahmut Dereli;

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla yayılan salgın hastalık neredeyse pik yapma noktasına geldi. Sağlık Bakanımız Sn. Fahrettin Koca olağan bir dalga olmaz ise Ramazan Bayramının sonunda kademeli olarak normal hayata dönebileceğimizi açıkladı. Gayrimenkul sektöründe dönemsel olarak hareketli olmamız gereken ilk bahar döneminde malum virüs nedeni ile bir duraksama yaşadık, bu sene geçtiğimiz senelerin aksine yaz döneminde hareketlilik bekliyor musunuz?

İnşaat ve gayrimenkul sektörü Türkiye'nin lokomotif sektörüdür. Ekonomik büyümeye de katkı sağlayan bir sektördür.10 yıllık sürece baktığımızda konut sektörünün 2,5 kat büyüdüğünü görüyoruz. Dünya ortalamalarına baktığımız zaman ülkemizde hızlı bir büyüme göze çarpıyor. Türkiye'de altın ile birlikte konut; hem yatırım, hem oturum anlamında birinci sırayı paylaşıyor. Rakamlarda bize konut alıcılarının bundan vaz geçmediklerini, konut almaya devam ettiklerini gösteriyor. 2020 1. Çeyrekte konut satışları anlamında artışın devam ettiğini TÜİK rakamlarından görüyoruz. Ancak Nisan ayında  salgın sebebiyle yatırımcılar öncelikle kendi güvenliklerini ve geçim ile alakalı gündemlerini ön plana almış durumdalar. Konut satışlarının normalleşme sürecinden itibaren kademeli olarak artışını sürdüreceğini düşünüyorum. Çünkü paranın mevduata gittiğini döviz ve TL mevduat artışlarından görebiliyoruz. Aslında 2020'nin başında konut kredi faizlerinin düşüklüğü yatırımcılar için büyük bir fırsat oluşturmuş, konut satışlarını artırmıştı. Bu süreçten sonra risk yönetimi ve yatırım planlamalarını şirketler masaya yatıracaktır. Bizde TORKAM İnşaat olarak yurt içinde ve yurt dışında projelerimize devam ediyoruz. Türkiye'de konuta her zaman talep vardır. Arz talep dengesine göre kendimizi hazırlıyoruz. Bugünlerde depreme dayanıklı konutlar ve kentsel dönüşüm projeleri sektörün gündemindeydi. Buna ek olarak şimdide ülkemizin ve dünyanın hesap etmediği koronavirüs salgını ortaya çıktı. Haliyle buna göre dizayn edilecek yeni konut, rezidans, ofis ihtiyaçları doğacaktır.  Yapılarda teknolojik alt yapıların güçlendirildiği yeni dizayn toplantı salonları, spor odaları, destek odaları gibi yeni trendler ortaya çıkacaktır. Ayrıca materyal ve malzeme tarafında da dayanıklı ürünler şuan test ediliyor.  Önümüzdeki dönemde normalleşme sürecine gireceğimizi belirtmek isterim

Yeşil Gyo Yönetim Kurulu Başkanı - Engin Yeşil:

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla yayılan salgın hastalık neredeyse pik yapma noktasına geldi. Sağlık Bakanımız Sn. Fahrettin Koca olağan bir dalga olmaz ise Ramazan Bayramının sonunda kademeli olarak normal hayata dönebileceğimizi açıkladı. Gayrimenkul sektöründe dönemsel olarak hareketli olmamız gereken ilk bahar döneminde malum virüs nedeni ile bir duraksama yaşadık, bu sene geçtiğimiz senelerin aksine yaz döneminde hareketlilik bekliyor musunuz?

Ülkemiz lokomotif sektörlerinden biri olan gayrimenkul sektörü her dönem muhakkak kriz ortamlarına girmiş ve her seferinde de bu krizden çıkmayı başarmıştır. Gerek hükümet desteği, gerekse bankaların kredi faiz kampanyaları sayesinde gayrimenkul her zaman ilk yatırım aracı olarak akıllara gelmektedir. Günümüze baktığımız zaman Koronavirüs sadece gayrimenkul sektörünü değil global bazda bir çok sektörü durma noktasına getirmiştir, Türkiye olarak Koronavirüs konusunda başarılı bir mücadele vermemiz vatandaşların bir nebze beklemeye geçmesi şüphesiz bu durağanlığın başlıca sebebi olmuştur. Ancak yine güzel günler yakın bunu hepimiz görebiliyoruz. Bu sene Koronavirüsün piyasalar üzerindeki etkisi yaz döneminde de devam edecek gibi görünüyor ancak son bahar döneminde piyasalarda belirgin iyileşmeler olacağını ve konut satışlarında hareketlilik olacağını düşünüyorum. Ancak piyasalarda tam anlamı ile iyileşmenin ise  2021 yılında olacağını öngörüyorum. 

Ekonomik açıdan hükümet hemen, hemen her sektöre destek vermeye çalışıyor,bu konuda gayrimenkul sektörü için beklentiniz nedir?

Bu dönemde tabiki hükümete büyük görev düşüyor. Sadece gayrimenkul sektörü değil tüm sektörlerin bu süreçte beklendiği destek kredilerin ertelenmesi ve düşük faiz oranlarının devamının sağlanmasıdır. Ayrıca mücbir sebep kapsamında ruhsat süreleri ve benzeri sürelerin uzatılması sektöre önemli katkı sağlayacaktır.

Nef İcra Kurulu Üyesi - Selçuk Çelik:

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla yayılan salgın hastalık neredeyse pik yapma noktasına geldi. Sağlık Bakanımız Sn. Fahrettin Koca olağan bir dalga olmaz ise Ramazan Bayramının sonunda kademeli olarak normal hayata dönebileceğimizi açıkladı. Gayrimenkul sektöründe dönemsel olarak hareketli olmamız gereken ilk bahar döneminde malum virüs nedeni ile bir duraksama yaşadık, bu sene geçtiğimiz senelerin aksine yaz döneminde hareketlilik bekliyor musunuz?

Mart-Mayıs arası Eylül-Kasım ile birlikte konut satışlarının dönemsel olarak artış gösterdiği aylar.Salgının tam da Mart-Mayıs aylarına gelmesi konut sektörü açısından bir nevi bir talihsizlik bu nedenle. Konu satışlarının en önemli etkenlerinden en önemlileri makroekonomik veriler, tüketici güven endeksi ve tabiki konut kredisi faiz oranları. Bu 3 göstergede de salgın öncesi düzelmeler görüyorduk, bu nedenle aslında 2020'nin ilk 5 ayından umutluyduk.Konut kredisi için uygulanan faiz oranı yıllık yüzde 18 idi 2019'da, bu sene yüzde 11'lerde seyrediyor.Bu aylık bazda ortalama 60 baz puana yakın bir indirimle yüzde 1,5 olan konut kredi faiz oranının yüzde 0,90'lara indiğini gösteriyor. Tam da bu sayede geçen yıl ilk çeyrekte toplam 38 bin konut banka kredisi ile satılmış iken, bu rakam bu sene ilk çeyrekte 130 bin oldu, yani yüzde 240 arttı.Covid-19 salgını olmasaydı, bu artışın aslında son iki yıldır bekleyen konut alım talebinin satışa dönmesi nedeniyle olduğunu ve daha da aratacağın muhtemelen görecektik. Buna rağmen Mart-Mayıs arasında bir düşüş yaşayacak olsak da eğer yatay seyreden vaka sayısını düşürmeyi başarırsak yazın bekleyen talebin cazip faiz oranları ve cazip ev fiyatları sayesinde artışa geçeceğini düşünüyoruz. Konut sektörünün en önemli aylarından Eylül-Kasım arasında ise satışların daha arttığını görme ihtimalimiz yüksek. Tabi bu beklentilerin tamamen salgının yayılış hızına ve ülke ekonomisinin dolayısıyla da tüketicinin alım gücünü nasıl etkileyeceğine bağlı. 

Ekonomik açıdan hükümet hemen, hemen her sektöre destek vermeye çalışıyor, bu konuda gayrimenkul sektörü için beklentiniz nedir?

Biliyorsunuz 500 bin TL'nin altındaki konutlarda konut kredisi verilebilir tutar yüzde 80'den yüzde 90'a çıkarıldı ve ve asgari peşinat tutarı yüzde 10'a indirildi. Bunun yanında şirketlerin vergi ödemeleri de çıkan yeni kanunlarla rahatlatılacak. Bunlar ülke ekonomisi ve iş gücü anlamında çok önemli, çünkü gayrimenkul sektörünün aslında birçok yan sektör için ana besleyici sektör olması. 240'a yakın alt sektörün iş dinamizmi gayrimenkul üretiminin durmamasına bağlı. Tam da bu sebeple hükümetin aldığı tedbirlerin önemli olduğunu düşünüyorum, buna bir de ilk evini alacaklar için getirilebilecek ek düzenlemeler ve tapu harcı, noter harcı gibi vergilerde yapılacak dönemsel teşvikler ile daha destekleyici olacaktır.

Ege Yapı Yönetim Kurulu Başkanı - İnanç Kabadayı

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla yayılan salgın hastalık neredeyse pik yapma noktasına geldi. Sağlık Bakanımız Sn. Fahrettin Koca olağan bir dalga olmaz ise Ramazan Bayramının sonunda kademeli olarak normal hayata dönebileceğimizi açıkladı. Gayrimenkul sektöründe dönemsel olarak hareketli olmamız gereken ilk bahar döneminde malum virüs nedeni ile bir duraksama yaşadık, bu sene geçtiğimiz senelerin aksine yaz döneminde hareketlilik bekliyor musunuz?

Türkiye olarak erken alınan önlemler sayesinde dünya genelindeki vaka sayılarına bakıldığında daha olumlu bir yerde duruyoruz. Pandeminin sebep olduğu ekonomik zararları asgariye indirmek için hükümetimiz, bireysel ve tüzel kişilere sağladığı kredi paketleri ile doğru zamanda doğru adımlar atıyor. Tüm dünyayı etkileyen koronavirüs salgını, yaşamı olumsuz etkilediği gibi ekonomilere de yansıması olumsuz oluyor. Hastalık riskinin ortadan kalkması akabinde ekonomik toparlanma zaman alacaktır. Dileğimiz hızlı daralan ekonominin aynı süratle toparlanması. Örneğin geçtiğimiz yılın ilk yarısında yüksek faiz oranları sebebiyle yaşanan duraksama, yılın geri kalanında ekonomideki toparlanma ile adeta atılım olarak geri döndü. Dolayısıyla sektörümüz adına hem kredi faizlerindeki uygun oranlar hem de inşaat maliyetlerinin halihazırda fiyatlara yansımaması, salgının ardından gayrimenkul almak isteyenler için fırsat anlamına geliyor.

Ekonomik açıdan hükümet hemen, hemen her sektöre destek vermeye çalışıyor, bu konuda gayrimenkul sektörü için beklentiniz nedir?

Pandeminin ülkemizde de başlamasına müteakip işe devam kredisi, kısa çalışma ödeneği, vergi ödemelerinin ötelenmesi gibi paketler ile firmaların nakit ihtiyaçlarının karşılanması için önemli adımlar atıldı. Pandemi sonrası normalleşmenin hızlanması ve ekonomide sektörümüz adına yılbaşında yakaladığımız ivmenin devam edebilmesi için tapu işlemlerinde alım-satım harcında indirim yapılmasının ve bağımsız bölümlerde KDV oranının düşürülmesinin hem firmalar hem de tüketiciler için çok olumlu etkisi olacaktır.

Fuzul Grup Yönetim Kurulu Başkanı - Mahmut Akbal:

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla yayılan salgın hastalık neredeyse pik yapma noktasına geldi. Sağlık Bakanımız Sn. Fahrettin Koca olağan bir dalga olmaz ise Ramazan Bayramının sonunda kademeli olarak normal hayata dönebileceğimizi açıkladı. Gayrimenkul sektöründe dönemsel olarak hareketli olmamız gereken ilk bahar döneminde malum virüs nedeni ile bir duraksama yaşadık, bu sene geçtiğimiz senelerin aksine yaz döneminde hareketlilik bekliyor musunuz?

Türkiye'de gayrimenkul talebi ne darbelerde, ne de ekonomik olarak hissedilen konjonktürel baskılarda azalmadı. Bunun basit bir sebebi var: Ev sahipliği oranı ülkemizde yüzde 60 seviyesinde. Ayrıca Avrupa'ya kıyasla ülkemizde eve biçilen değer daha kutsal. Bu da ailelerinev talebini diğer ürün ve araçlara karşın önceliklendirmeyi beraberinde getiriyor. Bahar döneminde Covid-19 salgını dolayısıyla bir düşüş kısmen yaşayacağız, bunun gayet açıklanabilir bir sebebi var ancak bu insanların ev talebini sadece biriktiren bir durum. Dolayısıyla yazın ev talebin de hareketliliğin normalin üzerinde olacağını düşünüyorum. Biz de ülkemizin barındırdığı potansiyel sayesinde proje projeksiyonumuzu sürdürüyoruz.

Çünkü ülkemizde evlenen, boşananlardan dolayı sadece 750 bin talep oluşuyor. Öte yandan ortalama konut kredi faizleri de yüzde 0,90'larda seyrediyor. Bu iki gerçek konut talebini sadece ilk çeyrekte salgına rağmen hızlı arttı. Geçen yıl ilk çeyrekte 256 bin adet konut satılmışken, bu sene bu rakam yüzde 33 artışla 351 bin oldu. Ki asıl artış ikinci el konut satışında sağlansa da ilk el konut satışları da geçen yıl ilk çeyreğe göre düşüş sergilemedi. 107 bin adeti aştı. Oluşan toplam 351 binlik satışın 211 bini ise banka kredisiz seçeneklerle satıldı. Bu veriler bize 2019'da beklemede olan ihtiyaç kaynaklı ve yatırım amaçlı konut talebinin bu sene harekete geçtiğini söylüyor. Covid 19 salgını yatışınca bu talebin bu sene de bizi konut satışında Avrupa birinciliğine taşıyacağını göreceğiz.

Ekonomik açıdan hükümet hemen, hemen her sektöre destek vermeye çalışıyor, bu konuda gayrimenkul sektörü için beklentiniz nedir?

Biliyorsunuz 500 bin TL'nin altındaki konutlarda konut kredisi verilebilir tutar yüzde 80'den yüzde 90'a çıkarıldı ve ve asgari peşinat tutarı yüzde 10'a indirildi. Bunun yanında şirketlerin vergi ödemeleri de rahatlatılacak. Bunlara ilk konutunu alacaklar için getirilebilecek ek destekleri eklersek yazın canlılığı daha da artırabiliriz diye düşünüyorum. Ayrıca biliyorsunuz Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın önderliğinde yurtdışında ülkemize döviz kazandırıcı iş ve etkinlikleri destekleyecek birimler kurulma kararı alındı. Bu yabancıya satışta da hareketliliği artıracak önemli bir destek. Nitekim bir nevi yabancıya güven verecek devlet desteği yabancıların online gayrimenkul edinimini artıracaktır.

Hafele Türkiye ve Bölgesi İcra Kurulu Başkanı - Hilmi Uytun;Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla yayılan salgın hastalık neredeyse pik yapma noktasına geldi. Sağlık Bakanımız Sn. Fahrettin Koca olağan bir dalga olmaz ise Ramazan Bayramının sonunda kademeli olarak normal hayatadönebileceğimizi açıkladı. Gayrimenkul sektöründe dönemsel olarak hareketli olmamız gereken ilk bahar döneminde malum virüs nedeni ile bir duraksama yaşadık, bu sene geçtiğimiz senelerin aksine yaz döneminde hareketlilik bekliyor musunuz?

Koronavirüse bağlı süreci geride bıraktığımızda gayrimenkul sektöründe de bir toparlanma süreci yaşanacağını düşünüyorum. Ülkemizin bu zorlu süreci şimdiye kadar başarılı bir şekilde yürüttüğünü düşünüyorum. Özellikle insanların tedbir amacıyla erteledikleri yatırımları ve salgın sürecinde ortaya çıkan yeni ihtiyaçlar nedeniyle önümüzdeki dönemde taleplerde artış yaşanacağını söylemek güç olmayacaktır nitekim konuta olan talep 2020 ilk çeyrekte geçen yıl ilk çeyreğe kıyasla yüzde 33 artış yaşadı. Bahar aylarında olağanüstü şartlar dolayısıyla talepte zorunlu beklemeler elbette olacaktır ama bunlar özellikle yaz aylarında hareketliliği artıracaktır. 

Ekonomik açıdan hükümet hemen, hemen her sektöre destek vermeye çalışıyor,bu konuda gayrimenkul sektörü için beklentiniz nedir?

Devletimizin hayata geçirdiği ‘'Ekonomik İstikrar Kalkanı'' paketinin koronavirüs salgınının etkilerini azaltmaya yönelik önemli bir girişim olduğunu söylemek mümkün. Özellikle gayrimenkul sektörüne baktığımızda 500 bin TL'nin altındaki konutlarda kredilendirilebilir miktar yüzde 80'den yüzde 90'a çıkartılarak peşinat yüzde 20'den yüzde 10'a indirildi. Bu durum alt ve orta gelir grubundaki vatandaşın konutların kredili alımlarını kolaylaştırırken aynı zamanda teşvik edici de olacaktır. Alınan tedbirlerle bu zorlu süreci başarılı bir şekilde geride bırakacağımıza inanıyorum.

İNDER Yönetim Kurulu Başkanı / Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkanı -Nazmi Durbakayım

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla yayılan salgın hastalık neredeyse pik yapma noktasına geldi. Sağlık Bakanımız Sn. Fahrettin Koca olağan bir dalga olmaz ise Ramazan Bayramının sonunda kademeli olarak normal hayata dönebileceğimizi açıkladı. Gayrimenkul sektöründe dönemsel olarak hareketli olmamız gereken ilk bahar döneminde malum virüs nedeni ile bir duraksama yaşadık, bu sene geçtiğimiz senelerin aksine yaz döneminde hareketlilik bekliyor musunuz?

Bardağın dolu tarafına bakmak gerekir. Çok zorlu bir süreçten geçiyoruz. Covid -19 salgını, hem insan sağlığını hem de ekonomik hayatımızı çok olumsuz etkiledi. Salgını önlemek için devletimizin aldığı kararlar, gelecekteki umutlarımızı artırıyor. Gerek çalışma ortamları gerekse hafta sonu sokağa çıkma konusundaki sınırlamalar kaçınılmaz olarak konut satışlarına olumsuz yansıdı. Ancak oldukça başarılı yönetilen salgın sürecinde bastırılmak zorunda kalınan konut talebinin önümüzdeki aylarda –yaz döneminde- bir patlama yaşaması kaçınılmaz olacaktır. 

Verilere bakıldığında bu yılın ilk iki ayına göre yüzde 2 civarında daralma gösterse de, geçen yılın ilk altı aylık verilerinden çok daha iyi bir performans sergiledi. Ancak bu satışların birinci el konutlardan daha ziyade ikinci el konutlar olduğu için inşaat firmalarındaki satış sıkıntısı halen devam ediyor.  Diğer taraftan konut satışlarının en verimli olduğu zamanların hafta sonu olduğu göz önüne alındığında, bunun etkisini en çok nisan ayında hissedeceğiz. Ancak bu göreceli sıkıntının sonunda her şeyin daha güzel olacağını düşünüyorum.

Online olarak sürdürdüğümüz satış ve pazarlama faaliyetlerimizde ve oldukça yoğun trafiğin yaşandığı çağrı merkezlerimizden gelen veriler, insanlarımızın konut almaya niyetli olduklarını ancak yatırım ve tasarruflarını yönlendirmek istedikleri konutu bire bir görmek için opsiyonda beklemeyi tercih ettiğini gösteriyor. Aynı durum yabancı satışlarında da görülmektedir. Yurtdışı uçuşların iptal edilmesiyle birlikte yabancı satışları, sadece Türkiye'de ofisleri bulunan ülkelerin alımlarıyla mevcut satış grafiğini koruyor. 

Ekonomik açıdan hükümet hemen, hemen her sektöre destek vermeye çalışıyor,bu konuda gayrimenkul sektörü için beklentiniz nedir?

Konut üreticileri olarak beklentimiz Covid-19 salgınının en yoğun olduğu bu dönemlerde ve geçiş sürecinde ötelenen talebi canlı tutmak ve nakit akışını sağlayacak bir miktar satışı tetiklemesi için tapu harç giderleri ve KDV indiriminin devreye alınması.

Dap Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz:Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla yayılan salgın hastalık neredeyse pik yapma noktasına geldi. Sağlık Bakanımız Sn. Fahrettin Koca olağan bir dalga olmaz ise Ramazan Bayramının sonunda kademeli olarak normal hayata dönebileceğimizi açıkladı. Gayrimenkul sektöründe dönemsel olarak hareketli olmamız gereken ilk bahar döneminde malum virüs nedeni ile bir duraksama yaşadık, bu sene geçtiğimiz senelerin aksine yaz döneminde hareketlilik bekliyor musunuz?

Öncelikle evin, bir lüks tüketim olmadığını ve bir ihtiyaç olduğunu aklımızda tutalım. Nüfusun arttığı, genç yoğun ve evlilik yoğun her ülkede ev talebi canlılığını korur. Nitekim bize son 4 yıllık konut satış adetleri, bütün konjonktürel negatif gelişmelere rağmen gösterdi ki konut ülkemizde öncelikler arasında ilk sırada. Tam da bu sayede 2013 yılından bu yana konut satış adedinde Avrupa birincisiyiz. OECD ülkelerinde Amerika'nın ardından ikinciyiz. Bir örnek daha vermek isterim, hatırlayın martın sadece ikinci yarısında web tapu ile 30 bin konut satışı gerçekleşti. Her ne kadar bize olağanüstü günler yaşatan COVİD -19 salgını nedeniyle günün çoğunu evde geçiriyor olsak dahi, kendi evimizi almak için online satın almaya başladık.Dolayısıyla Covid-19 salgını ev talebini beklemeye itse de ihtiyaç kaynaklı alım bir şekilde sürüyor. Martta konut satış adedinde totalde yüzde 3 artış yaşamamızı bununla yorumlamalıyız. Öte yandan bir başka yapmak isterim, yabancılar da salgına ve uçuş yasaklarına rağmen ülkemizden alımı sürdürüyor. Sadece martta 3 bin adet satışa ulaştık ülke olarak. Nitekim biz de özellikle Uzakdoğu pazarında hatırı sayılır bir hikaye yazıyoruz. Şimdi yabancıların konut talebini ‘getirisi ve potansiyeli ile reddedilemeyen gayrimenkul yatırımı' şeklinde yorumlayabiliriz, tüm bu salgın gerçeğine rağmen kesilmeyen ilgi dolayısıyla. Bu da bize ülkemizde oldukça değerli bir ürün ürettiğimizi, ve bunun da bir olması hasebiyle salgının etkisi azaldıkça özellikle yaz aylarında ciddi bir göreceğimizi mimliyor. Biz de Dap Yapı olarak yeni projelerimizi yaza hazırlıyoruz, tam da bu artacak ilgiyi okuduğumuz için.

Ekonomik açıdan hükümet hemen, hemen her sektöre destek vermeye çalışıyor, bu konudagayrimenkul sektörü için beklentiniz nedir?

Verilen desteklerde bizim sektörümüz için, 500 bin TL'nin altındaki konutlarda kredilendirilebilir miktarının yüzde 80'den yüzde 90'a çıkartılması ve asgari peşinatın yüzde 10'a indirilmesi önemli idi. Fakat bu rakamın biraz daha yukarı çıkarılarak “1 milyon TL'nin altındaki konutlar” şeklinde revize edilmesi markalı konut sektöründe ciddi bir hareketliliğe yol açabilir. Bunun yanında şirketlerin vergi ödemeleri de rahatlatılacak. Burada ben her zaman ilk konutunu alanlara özel bir teşvik getirilmesini vurguluyorum. Nitekim, ülkemizde ev sahipliği oranı yüzde 60 seviyesinde. Bunun daha yukarı çekilmesi için ilk evini alacaklara getirilebilecek vergi muafiyeti gibi teşvikler sektörün hareketliliğini özellikle yazın daha canlandıracaktır.


Emlaktasondakika

 

  • Etiketler:

Yorum Yaz