İstanbul’da hurda evler bile para ediyor
Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı Erdoğan Bayraktar’ın, "İstanbul’da dalga dalga 3,5 milyon konutun yarısını yenileyeceğiz" açıklamasının ardından yıkım firmaları da harekete geçti
Toplu Konut İdaresi
(TOKİ) Başkanı Erdoğan Bayraktar'ın, "İstanbul'da dalga dalga 3,5 milyon konutun
yarısını yenileyeceğiz" açıklamasının ardından yıkım firmaları da harekete
geçti.
Kentsel dönüşüm projesi kapsamında İstanbul'daki binaların yıkımına talip
olan MTKA İnşaat Yıkım ve Enkaz Kaldırma Hizmetleri Şirketi, yıkımdan çıkan
hurdalara karşılık bu işi bedava yapacağını bildirdi.
MTKA İnşaat Genel Koordinatörü Mehmet Ali Bulut, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, İstanbul'da binaların yıkılarak yerine yenilerinin yapılmasının
maliyetinin sıfır olduğunu, burada herkesin karlı çıkacağını belirtti.
Bunun için imar artırımı gerektiğine işaret eden Bulut, şunları
kaydetti:
"Bugün 1 milyon adet binanın yıkımına devletin de gücü yetmez. Ancak
imar artırımı yapılarak, bu 1 milyon adet risk taşıyan binanın yıkılması sorunu
çözülebilir. Siz bir imar arttırımına giderseniz mevcut 5 katlı binaların yerine
7 kat imar verirseniz mahalle müteahhitleri dediğimiz yap-sat müteahhitlerinin bu
bölgelere gidip arsa sahipleri ile anlaşarak bu binaları yenilemesine yol
açabilirsiniz. Buradan herkes kazanacaktır, devletimiz kazanacaktır, çünkü bu
binaların yıkılmasıyla ilgili ek bir maliyet getirmeyecek. Burada arazi
sahiplerinin veya mevcut bina sahiplerinin binasını yenilemek kaydıyla bir karı
olacaktır. Müteahhit de yaptığı binadan ek bir imar aldığı için fazladan yaptığı
yerleri satarak karlı çıkacaktır. Böylece bu 1 milyon adet binanın yıkılması ve
yerine yenisinin yapılması maliyeti sıfırdır ve bundan herkes kazançlı
çıkacaktır. Bir kentsel dönüşümün maliyetsiz yapılabilmesi için imar artırımına
gidilip mahalle müteahhitleri dediğimiz yap-sat müteahhitlerinin bundan kazanç
sağlaması ve bununla ilgili de hiç bir şekilde ne devlete ne de bina sahibine ek
bir maliyet getirmemesi sağlanabilir."
Bulut, "MTKA olarak toplu yıkım verildiği takdirde bu binaların geri
dönüşüm malzemelerini alarak bedava yıkmayı kabul ediyorum. Binaların yıkımından
sonra çıkacak donatı demirlerinin bir hurda değeri var. Biz özellikle ileri
teknoloji iş makinelerini kullanarak yıkım yaptığımızdan diğer firmalara göre
maliyetlerimiz daha düşük. Biz bu maliyetleri geri dönüşümden elde edilecek olan
hurda malzemelerden çıkarabiliriz. Böylece 1 milyon binanın yıkımı devlete bir
maliyet getirmeyecektir" diye konuştu.
Kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlandırılmasını isteyen Bulut, bununla
ilgili devlete ek bir maliyet getirmeden binaları yıkmayı taahhüt ettiklerini
vurguladı.
Bulut, "İstanbul'un acil yıkım ekibiyiz. Şu anda bize (yan yatan bir
bina var) diye bir telefon gelse iki saat içinde bölgede hazır bir şekilde
bekleyebiliriz. Bütün ekibim acil yıkımlara hazırlıklı" dedi.
Türkiye'de yıkım sektörünün çok amatör olduğuna da işaret eden Bulut,
yıkım sektörü ile ilgili hiç bir standart bulunmadığına, bugüne kadar bir çok
yıkım çalışması kazası bulunduğuna dikkati çekerek, "Bugün hala yıkım
firmalarında bir mühendis çalışmıyor, bugün harfiyatçılar, inşaat kalfaları yıkım
yapabiliyor" dedi.
Bulut, Türkiye'de 40-50 adet yıkım firması bulunduğunu, 1 milyon adet
binanın yıkılacağı düşünüldüğünde her firma başına 20 bin adet bina düştüğünü,
her bir şirketin 20 bin adet binayı yıkabilmesi için belki 100 yıl çalışması
gerekeceğini vurgulayarak, bu iş için teknik çalışma gerektiğini söyledi.
Bu binaları bir anda yenilemenin mümkün olmadığını ifade eden Bulut,
"Tek tek binaların yıkılması yerine bir mahallenin komple yıkılması bunu
hızlandırabilir. Çünkü siz 2 bina arasından bir binanın yıkım çalışmasını
yaparken ciddi önlemler almanız gerekiyor. Bunlar da süre kayıplarına yol açar.
Ama hazırlanacak şekilde bir mahallenin yıkılması daha hızlı olabilir. Çünkü çok
fazla ek iş güvenliği tedbirleri gerektirmeyecektir. Mahalle tamamen trafiğe
kapatılır ve uzun erişimli yıkım makineleri dediğimiz profesyonel yıkım
makineleriyle hızlıca yıkılabilir" diye konuştu.
Mehmet Ali Bulut, "Yıkım sektörüyle ilgili bazı standartların
getirilmesini yetkililerden rica ediyorum. Her yıkım firmasında görev yapan en az
bir inşaat mühendisi olması gerekiyor. Yıkım firmalarına özel bir ruhsat
getirilmeli, özel yıkım makinesi bulunmalı. Devlet bize ciddi destek versin
Türkiye'nin Edirne sınırından belki Japonya'ya kadar tüm bölgelerdeki yıkım
çalışmalarını Türk müteahhitler yapar" şeklinde konuştu.
MTKA olarak yıkım sektörünün ciddi şekilde amatörce yapıldığını
gördüklerini ve 4 mühendis olarak bu sektöre girdiklerini anlatan Bulut, bu işe
ilk başladıklarında Avrupa'nın yıkım çalışmalarını nasıl yaptığını
gözlemlediklerini ve uzun erişimli yıkım makinelerini kullandığını gördüklerini
söyledi.
Bulut, "Japonya'dan 400 bin avroluk Hitachi makinesini ithal ettik.
Böylece Türkiye'deki yıkım çalışmalarını Avrupa standartlarına ilk olarak biz
getirmiş olduk. Şu anda 2 makinemiz var. Türkiye'de ise bu makineden toplamda 6
tane bulunuyor. Ortadoğuda ise hiç yok. Biz sadece Türkiye'ye değil, Ortadoğu'nun
bir çok ülkesine de Avrupa teknolojisini götüren yıkım firmasıyız" diye
konuştu.
Türkiye'de binaların dinamitle yıkılmasına kanun ve mevzuatın izin
vermediğini belirten Bulut, buna da izin verilmesi gerektiğini kaydetti.
MTKA olarak şu ana kadar Türkiye'de Tatilya Eğlence Merkezi'nin
yıktıklarını bunun 75 gün zaman aldığını, Bursa'daki Oyak Renault fabrikasının
yıkımını gerçekleştirdiklerini, şu anda İGDAŞ Ümraniye binasının yıkım işini
sürdürdüklerini, dünyanın en yüksek binası olan Dubai'deki Burj Khalifa'yı bile
yıkabilecek teknolojiye sahip olduklarını belirtti.
- Etiketler:
Yorum Yaz