Kiremite ‘renk’ geldi takımlar çatıya çıktı

Kiremit yıllarca tek renkli olarak bilindi ve kullanıldı. Sadece kırmızı olan rengi ise son yıllarda yerini çok renkliliğe bıraktı. Kiremit, kırmızının ve kahverenginin yanısıra, sarı-kırmızı, siyah-beyaz gibi renkleriyle, hatta tek kiremitte farklı renk imkanlarıyla evsahiplerinin yeni gözdesi. Rengarenk çatılar yaratan yeni nesil kiremitlerlerle sektör de 70 milyon avroluk (140 milyon TL) bir büyüklüğe ulaştı. Sonbahara girmek üzere olduğumuz, yağmurlar başlamadan ev sahiplerinin ve apartman yöneticilerinin çatı ve kiremit bakımı yaptırdığı şu günlerde, rengarenk kiremitler (biraz daha pahalı da olsa) yeni ve keyifli bir alternatif sunuyor.

 

SİYAH-beyaz, sarı-lacivert, kırmızı-siyah... Bunlar sadece takım renkleri değil. Çatıların en önemli örtüsü kiremitlerin de renkleri. Artık evsahiplerinin klasik renkte sadece kırmızı kiremit yerine çatıları takımlarının ya da favori renklerinde döşetmeleri mümkün. Hatta aynı kiremitin farklı renk tonlarına sahip olanları da bulunuyor. Yaz aylarının sonuna gelindiği şu günlerde kışa hazırlık olması açısından herkes çatılarında bakımı düşünüyor. Kiremit değişimi düşünenlerin de en önemli alternatiflerinden biri renklileri. Renklilerin fiyatları normallere göre biraz daha fazla. Metrekare fiyatları da 25 TL'den başlıyor. Renklilerle canlanan sektörün büyüklüğü de 70 milyon avroyu (140 milyon TL) buluyor.

 

Fanatikler takım rengi istiyor
Braas Çatı Sistemleri Türkiye İcra Kurulu Başkanı Daniş Navaro, kiremit pazarının da küresel krizin etkisiyle biraz daraldığını söylüyor. 1 milyar TL'lik büyüklüğü olan konut çatı pazarında kiremitin payının 70 milyon avro (140 milyon TL) olduğunu söylüyor. Türkiye'de kiremit, yapının mimari tarzına göre, geleneksel ya da modern olarak seçiliyor. Daniş Navaro, yeni kiremit trendini şöyle anlatıyor: “Kiremitte renklilik aynı kiremitte birden çok renk, boyut ve yüzey çeşitliğine doğru kayıyor. Bu da üretimde, ileri teknoloji ve bilgi düzeyi gerektiriyor.”

 

Kırmızı tonlar hariç renkli kiremitlere talep ise bölgesel olarak değişkenlik gösteriyor.
Navaro, renkli kiremit kullanımında en önemli etkenlerden birinin yapının mimari tarzı olduğunu hatırlatıyor ve şu bilgileri veriyor: “Renkli kiremitte daha çok kahverengi ve tonlarının tercih ediliyor. Takım renklerini tercih eden fanatikler de var ama o kadar talep almıyoruz. Kırmızı dışında kahverengi ve yeşil talep görüyor. Sarı-lacivert, sarı-kırmızı, siyah-beyaz gibi takım renklerini tercih edenler de çıkıyor. Ama artık tek kiremitte üç dört renk olabiliyor. Renkli kiremitlerin kullanım oranı yüzde 5-10'lara çıktı.”

 

Estetik de çatıya çıktı
Teknoloji imkanları kullanılarak geleneksel kiremit çeşidinden çok daha farklı amaca hizmet eden kiremitler üretilebiliyor. Kılıçoğlu Kiremit, Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ali Osman Özaydemir, çeşitli görsel estetikte ve çeşitli renklerde kiremitlerin üretilebildiğini anlatıyor: “Eskitilmiş görüntü isteyenler ‘Anadolu Medeniyetleri Serisi'ni kullanıyor. Geleneksel kırmızı renk yerine farklı bir renk olan Türk Kahvesi kiremidi çatılarda yeni bir dönem başlatıyor. Estetiğin ön planda olduğu modelleri de var. Yoğun yağış alan bölgeler için de farklı tasarımlarımız var.”

 

Özaydemir'e göre, doğru malzemeler ve doğru işçiliklerle yapılan bir çatının 25-30 yıl civarında küçük bakımlar haricinde bir bakım ihtiyacı olmaması gerekiyor. Fakat son yıllarda özellikle hafif çatı malzemelerinin kullanılması çatı örtülerinin çok kısa sürede deforme olma sonucunu getirmiş ve neredeyse beş yılda bir çatılarda büyük tadilatlar yapılmaya başlanmış. Özaydemir, “Bir dolu yağışı sonrası çatı örtüleri delik deşik oluyor. Orta ölçekteki bir fırtına çatıyı komple uçurabiliyor” diyor.

 

Hafif çatı örtülerinde yangın tehlikesi var
Kılıçlar Kiremit'ten Ali Osman Özaydemir, çatılar için çok önemli bir sorunla ilgili de şu uyarıda bulunuyor: “Bu sorunun adı çatılardaki yangın tehlikesi. Türkiye'de hafif çatılar olarak sınıflanabilecek çatı örtüleri sadece kolay döşendikleri için çatılarda daha çok uygulama alanı buluyor. Oysa bu çatı örtüleri son derece yanıcı olan petrol türevi malzemelerden üretiliyor ve çatılarda bir tür petrol örtüsü oluşuyor. 9 Eylül 2009 tarihinde yayınlanan Yangın Yönetmeliği çatılardaki bu tehlikeyi önlemek amacıyla özellikle ahşap konstrüksiyon üzerine bu örtülerin kullanılmasını yasaklamış. Sadece kiremit gibi yanmaz malzemelerin çatı örtüsü olarak ahşap konstrüksiyon üzerinde kullanılması gerektiğini hükmetti. Fakat yönetmeliği uygulamakla yükümlü belediyeler bu önemli konunun farkında değiller. Halkımız son derece yanıcı çatı örtülerinin altında yaşamaya devam ediyor. Kamuoyuna ve yetkili kurumlara çağrım yangın yönetmeliğinin dikkate alınarak çatı örtüsü tercihinin yapılması ve en kısa sürede yangına karşı halkın bilinçlendirilmesi”

 

Enerji verimliliğine ve malzeme uyumuna bakın
DANİŞ Navaro, çatısında tamirat yaptırmak isteyenlere de şu önerilerde bulunuyor:
* Türkiye çatı pazarında her segmente ve amaca yönelik ürünler bulunmakta. Bu nedenle amacı baştan çok iyi belirlemek gerekiyor.
* Tercih edilecek uygulayıcı firma ve malzemeler çatının tadilattan sonraki performansını belirliyor.
* Türkiye'de çatıların sanki iki yılda bir masraf çıkartması normalmiş gibi bir algılama var. Oysa bilimsel esaslara uygun çözümlerle rutin bakım hariç çok uzun süre masraf çıkartmayacak çatı sistemleri oluşturulması mümkün.
* Bir çatı tadilatında öncelikle yapılması gereken araştırma ve karşılaştırmadır. Çatıda gerekli tadilat için ne kadar ve hangi malzemeler sarf edilecek bunların tek tek incelenmesi ve karşılaştırılması gerekiyor.
* Sunulan malzemelerin birbiriyle uyumlu olup olmadığı, enerji verimliliği, sunulan işçilik, malzeme garantileri ve satış sonrası servis desteği, ileride muhatap bulunup bulunamayacağı da sorgulanması gereken diğer hususlar.