maritbet girişmaritbet
"Başakşehir'deki raylı sistemi biz yapacağız"

"Başakşehir'deki raylı sistemi biz yapacağız"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başakşehir Şehir Hastanesi'nde yapılacak olan raylı sistemle ilgili son noktayı koydu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Erdoğan, konuşmasında Kanal İstanbul'dan ve İmamoğlu'nun 'yapmam' dediği Başakşehir'deki raylı sistemden bahsetti.

“Zincirleme yapmakla bunu engelleyemezsiniz”

Kanal İstanbul tartışmasına değinen ve bu tartışmanın Türkiye'de icraat yapanlarla, tek misyonu yapılanları engellemek olanlar arasındaki farkı gösterdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugünkü 15 Temmuz şehitler köprüsü inşa edilirken kanal İstanbul'a verdikleri tepkinin aynısını söylemişlerdi. Yarım asır önce ‘Boğaziçi Köprüsü İstanbul'un başına gelen en büyük felakettir' diyen zihniyet şimdide ‘Kanal İstanbul en büyük felakettir' kampanyasını sürdürüyor. Değişen bir şey yok, kelimesi kelimesine aynı. Emin olun Kanal İstanbul'a karşı çıkanlarının hiçbirinin bu projenin aslında ne olduğu konusunda en küçük bir bilgileri, fikirleri bulunmuyor. Öyle bir dertleri yok. Bu işin ne olduğunu biz de, arkadaşlarımızda defaatle anlattık. Burada Kanal İstanbul'un ne olduğunu bir kez daha anlatayım ki, sonra ‘duymadık, bilmiyorduk, haberimiz yoktu' demesinler. İstanbul Boğazı yılda ortalama 45 bin geminin geçtiği, günde 500 bin kişinin iki yaka arasında taşındığı, üzerindeki yük ve insan trafiği baskısının her geçen yıl arttığı bir yer haline gelmiştir. Montrö Sözleşmesine göre Boğaz'dan geçen ticari gemi trafiğini engelleme hakkımız bulunmuyor, kılavuz kaptan ve römorkör gibi uygulamalar kazaları önlemede yetersiz kalıyor. Şehrin iki yakası arasındaki deniz trafiğini engellemek de ekonomik ve sosyal olarak mümkün değil. Ülkemizin gözbebeği İstanbul'u Boğaz'daki bu tehlikeli trafik ile başbaşa bırakamayacağımıza göre yeni alternatifler üretmemiz gerekiyor. Dünyadaki örneklere baktığımızda Kanal İstanbul tarzı su yollarının hem yaygın hem de karlı olduğunu görüyoruz. Kanal İstanbul projesi bu arayışın sonunda ortaya çıkmıştır. Bu proje yeni ortaya atılmış değildir. Tarih boyunca aynı amaçla hayal edilmiş diğer projeleri bir kenara bırakıyorum, AK Parti olarak bizim de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum dönemden itibaren İstanbul'da Kanal İstanbul projesinin arayışı içine girdik. Ne zaman ki hükümet olduk, yaklaşık 9-10 yıllık emeğimiz var, bu çalışmayı sürdürüyoruz. 2011 yılında milletimize bu sözü verdik ve adım adım dersimizi çalıştık. Esasen 2023 hedeflerimizden biri olan Kanal İstanbul'u yapmakta geç bile kaldık. Bu tür projelerde ciddi ve uzun süren ön hazırlıklar gerekiyor. Bugüne kadar jeolojik, jeoteknik, hidrolojik araştırmalar, dalga ve deprem analizleri, trafik etütleri, proje hazırlığı, alt yapı deplase ihtiyaçları, çevresel etki çalışmaları gibi süreçleri tamamladık. Bu çalışmalarda 11 farklı üniversiteden ve çeşitli kamu kurumlarından 34 ayrı bilim dalına mensup 200'ün üzerinde bilim insanı görev aldı. Kanal için belirlenen 5 farklı güzergahtan en uygun olanı üzerinde karar verildikten sonra 304 ayrı noktada 17 bin metrenin üzerinde sondaj yapıldı. Güzergah boyunca 248 jeofizik etüt gerçekleştirildi. Labaratuvar deneyleri ve zemin çalışmalarının ardından Kanalın modellemesine geçildi. Bunun için kendi alanlarında dünyanın en önde gelen firmalı ile çalışıldı. Mühendislik projelerinin ve ÇED çalışmalarının tamamlanmasıyla bugünkü aşamaya gelindi. Kanal çalışma alanı 152 milyon metrekareyi bulurken, bunun yaklaşık 3'te 1'inde kamulaştırma ihtiyacının olduğu görüldü. İnşa maliyeti 75 milyar lira olarak hesaplanan Kanal İstanbul bünyesinde 2 liman, 1 yat limanı, 1 lojistik merkezi, 7 köprü, 2 demiryolu hattı, 2 hafif raylı sistem hattı yer alacak. Kanal etrafında büyük bölümü kentsel dönüşüm çerçevesinde sadece 500 bin kişilik konut alanına izin verilecek. Buna bir tarafta rezerv alan da diyebiliriz. Bu 500 bin kişi İstanbul'a dışarıdan gelmeyecek. Şehrin kendi içinde bir yerleşim hareketliliği olacak. İnşaat sürecinde ortaya çıkacak hafriyat bu projeye mahsus bir yöntemle değerlendirilerek, şehrin olumsuz etkilerden korunması sağlanacak. Görüldüğü gibi bu tüm unsurları ve boyutları ile iyi çalışılmış her ayrıntısı düşünülmüş bir projedir. Zincirleme yapmakla bunu engelleyemezsiniz. Projenin finansmanında ve inşasında herhangi bir sıkıntı, sorun yaşamayacağımıza inanıyoruz. Bizim işimiz eser üretmek, onların işi boş boş konuşmaktır” diye konuştu.

“Sen bunu nasıl engellersin, senin buna gücün yeter mi?”

Önceki büyük projelerden bahseden ve yapılan eleştirileri hatırlatan Erdoğan, “Yürekleri kin ve nefret kaplayınca göz görmüyor, kulak işitmiyor, dil konuşmuyor, kalp nasırlaşıyor. Ülkenin ve milletin hayrına hiçbir proje, fikir, eser üretmeyip, sadece Türkiye'nin tökezlemesini, hatta yere serilmesini uman, buradan siyasi rant devşirme peşinde olanlara diyecek söz bulamıyorum. İstanbul'da İkitelli'de dev bir hastane yapıyoruz. 2 bin 600 yatak kapasiteli bir hastane. Oranın raylı sistemini de AK Partili belediye yapma sözü vermişti, şimdi gelmiş ‘yapmam' diyor, istediğin kadar ‘yapmam' de, biz o projeyi de hayata geçireceğiz. Bu bizim milletimize verilmiş bir sözümüzdür. Sen bunu nasıl engellersin, senin buna gücün yeter mi? Kendi ülkesinin başına bir musibet gelmesi için gece gündüz hevesle bekleyen bu hastalıklı zihniyete dersini milletimiz 2023 ve 2024 milletimiz sandıkta verecektir” şeklinde konuştu.

  • Etiketler:

Yorum Yaz