maritbet girişmaritbet
Sultanahmet'teki Erten Konak, müze-otel olmasıyla dikkat çekiyor!

Sultanahmet'teki Erten Konak, müze-otel olmasıyla dikkat çekiyor!

Tarihi yarımadanın ortasında, Akbıyık Caddesi üzerinde ahşap bir yapı Erten Konak. Tıpkı yarımada gibi o da buram buram tarih kokuyor...

 

Bulunduğu mevkiinin bir özelliği de  Roma ve Bizans sur kulelerinin tam da üzerinde olması. İki evden oluşan ve karnıyarık modeli diye tabir edilen konak, bugün 16 odalı bir müze otel olarak, hukukçu bir aile tarafından işletiliyor. Cavidan-Aziz Erten çifti, bu konak ile bir anlamda hayallerini gerçeğe dönüştürmüş olmanın mutluluğunu yaşıyorlar... Ertenler, aynı zamanda koleksiyoner bir aile. Özellikle de Cavidan hanım ilkokul yıllarından bu yana koleksiyon yapıyor. Pulla başladığı koleksiyon tutkusu zaman içinde camaltından kıyafet ve şapkaya kadar uzanmış. Şimdi ise Erten Konak'ta avukatlığın yanında turizmcilik de yaparken, bir yandan da koleksiyonlarını burada sergiliyor. “Burası aynı zamanda bir Kültür Evi” diyen Cavidan Erten şunları anlatıyor:
 
“Aslında uzun yıllar kendi hukuk büromuzda hukukçu olarak çalıştıktan sonra, mesleğimizin yanına bir de turizm işini eklemek nereden çıktı sorusuyla başlayayım anlatmaya. Bu tamamiyle eşimle benim eskiye olan özlemimiz ve bir rastlantıyla hayat buldu.  Ben Haseki'de, tıpkı bu Erten Konak gibi bir konakta büyüdüm.  Hatta zamanla İstanbul'un değişen silueti hep bana hüzün verdi.  Önce apartmanlar yükseldi, şimdi ise yerini çoğunlukla plazalara bıraktı.  Bir tek tarihi yarımada dediğimiz Sultanahmet bölgesi pek fazla değişmeden eski siluetini koruyabildi. O nedenle de fırsat buldukça Sultanahmet'e gelir, ara sokaklarda dolaşırdım. Bir gün yine burada yürürken bu konağı gördüm. Ama harap bir haldeydi. Yıkıldı yıkılacak. Üzerinde solmuş bir satılık yazısı vardı.  Belli ki çok önce konmuş ve belki de unutulmuş. Yine de güçlükle okuyabildiğim numarayı aradım. Eğer o gün o telefon açılmasaydı, belki de bir daha aramazdım. Ama açıldı ve konağın hala satılık olduğunu öğrendim. Daha içini gezmeden o konağa sahip olmaya karar vermiştim.  Ama yine de satış işlemlerinden önce Anıtlar Yüksek Kurulu'na gidip, 2. derece tarihi eser olan yapıda yapabileceğim restorasyon ve bu konuda bana yardımcı olup, olmayacaklarını öğrenmek istedim.  Çok sıcak karşıladılar ve her türlü desteği vereceklerini söylediler. Böylece 2006 yılında konağı satın alıp, 2008 yılında restorasyonunu tamamlayıp, otel olarak hizmete açtık.”
 
Sultanahmet'te otel olarak işletilen daha pek çok tarihi yapı var elbette.  Ama Erten Konak başka. Hem de çok başka.  Onu diğerlerinden farklı kılan en önemli özelliği ise, adeta bir “Müze Otel” olması.  Diyor ya Cavidan Erten; “Burası aynı zamanda bir Kültür Evi” diye.  İşte bu özellik, konağı çevresindeki diğer işletmelerden ayırıyor.  Erten Konak'ta aileye ait bazı koleksiyonlar sürekli sergilenirken, zaman zaman da değişik koleksiyonlara ev sahipliği yapılıyor. Tıpkı şu anda devam eden şapka koleksiyonu gibi. Bu koleksiyon Cavidan hanımın kendi koleksiyonu. Yaklaşık 20 yıldan bu yana topladığı şapkaları sergilediğini söyleyen Erten, şöyle devam ediyor:
 
“Şapkalarımın bende bıraktığı güzellik zamanla yerini keyfe bıraktı.  Özellikle evlilik törenlerinde kullanılan renkli, tüllü, gizemli şapkalar koleksiyonumda önemli bir yer tuttu.  1850'lerden başlayıp, Cumhuriyet dönemine 1930'lara ve 40'lara, daha sonra da günümüze uzanan süreçteki örnekleri kapsadı. Benim özel olarak topladıklarımın yanında, aralarında anneannemden ve diğer aile büyüklerinden kalanlar da oldu. Ayrıca benim bu merakımı bilen dostlarımın bana armağan ettiği şapkalar ile koleksiyon büyüdü. Ama ben koleksiyonların  tavan arasında ya da sandıklarda  saklanmasından değil, paylaşılmasından yanayım. Zaten o nedenle de burayı bir Kültür Evi mantığıyla kullanıyorum ve koleksiyonlarımızı paylaşıyorum.”
 
“Bazı koleksiyonlar  sürekli olarak sergileniyor…”
 
Evet.. Erten Konak'tan içeri adımınızı attığınız andan itibaren sizi her katta başka bir sürpriz bekliyor.  Eskiden mutfak olarak kullanılan restoran bölümünde kristal şekerlikler içindeki lokumların tadına bakarak, içeri giriyorsunuz.  İlk katta duvarlarda asılı olan camaltı tablolardan etkilenmemek mümkün değil. Bunlar aile koleksiyonu ve kalıcı.  Her daim orada asılı duruyorlar. Üst katta ise camaltıların devamı ve beratlarla birlikte, sehpaların üzerine serpiştirilmiş şapka koleksiyonu ile karşılaşıyorsunuz.  Şapkaların arkalarındaki siyah beyaz ama sararmış fotoğraflarda, o şapkaların gerçek sahiplerini görüyorsunuz.  Bir kat daha yukarı çıktığınızda, sizi tam da merdivenin eşiğinde siyah ve şarap renginin birlikte kullanıldığı çok şık bir gece elbisesi karşılıyor.  İhtişamından gözlerinizin kamaştığı bu elbise 1900'lerin başına ait bir Fransız kesimi olsa gerek.  Hemen arkasındaki aynı yıllardan kalma camekanlı gardropta da dizi dizi aynı döneme ait elbiseler asılı. Sehpaların üzeri ise şapkalarla donatılmış. Ve en üst kat.. gelinlik katı. 1800'lerden  1900'lere uzanan süreçten kalma gelinlikler ve gelin telleri. Hafif bir küf kokusu da var. Bilenin özlediği, bilmeyenin etkilendiği bir koku. Adeta tarihin içinde yaşar hissine kapılmamak elde değil. Tabii bu çok doğal.. Çünkü burası Erten Konak.. burası bir müze otel. Ve burada şapkalar dışında gördüğümüz tüm koleksiyonlar Erten ailesinin  ziyaretçilerle her daim paylaşmak istedikleri özel koleksiyonları. Yolunuz ne zaman Sultanahmet'e düşerse, gidip görebilir, tarihin içinde bu eşsiz yolculuğu yaşayabilirsiniz..
 
Haber : Kezban Aslan Yılmaz
 
VipMag

Yorum Yaz

Benzer Haberler

Sultanahmet'teki Erten Konak, müze-otel olmasıyla dikkat çekiyor!
  • 21.11.2012 13:11

Sultanahmet'teki Erten Konak, müze-otel olmasıyla dikkat çekiyor!

Tarihi yarımadanın ortasında, Akbıyık Caddesi üzerinde ahşap bir yapı Erten Kona ...

Erten Konak İstanbul’un simgelerinden birisi oldu!
  • 24.06.2012 14:22

Erten Konak İstanbul’un simgelerinden birisi oldu!

1900'lü yıllardan kalan Erten Konak'ın içi ailenin koleksiyon parçalarıyla dolu. ...