maritbet girişmaritbet
Bodrum'a yabancıların ilgisi ekimde de devam ediyor

Bodrum'a yabancıların ilgisi ekimde de devam ediyor

Tarihi ve doğal güzellikleri ile dört mevsim tercih edilen Muğla'nın Bodrum ilçesi ekim ayında da ilgi görüyor.

Muğla Kültür ve Turizm Müdürü Veli Çelik, yaptığı açıklamada, bu yıl Muğla'ya en çok turist gönderen ülkelerin sırasıyla İngiltere, Almanya, Hollanda, Ukrayna ve Belçika'nın olduğunu söyledi. Hedef pazarın Kuzey Avrupa ülkeleri olduğunu anlatan Çelik, "Buraya 365 gün yabancı misafirimiz geliyor. Hatta bu bölgeden konut alarak, sürekli yaşayanlar da var. Gerek yelken, gerek de tarihi doğal güzellikleri gezip görmek, bazıları da kurulmuş dostlukları sürdürmek amacıyla geliyor." dedi.

Havaların güzel olmasının bölgenin önemli bir iklim avantajı olduğuna dikkati çeken Çelik, şöyle konuştu:

"Bu bize turizm anlamında önemli avantaj sağlıyor. Ekim ayı olmasına rağmen, yabancı misafirler halen buraya geliyor. Bu turistler gerek değirmenler bölgesini, gerek Antik Tiyatro'yu, gerekse ülkemizde çok önemli bir yeri olan Bodrum Kalesi Sualtı Arkeoloji Müzesini geziyorlar. Heredot'un, Hipokrat'ın tarihiyle ilgili bilgileri toplayıp gidiyorlar."

Çelik, bölgede 12 kazı çalışması yapıldığını, Muğla bölgesinde bulunan 195 ören yerini de yılda 1 milyona yakın kişinin ziyaret ettiğini ifade etti.

"Tarihi zenginliği görmeye geliyorlar"

Bodrum Otelciler Derneği (BODER) Başkanı Halil Özyurt da Bodrum'un 6 bin yıllık bir tarihi olduğunu söyledi. Tarihin babası Heredot'un da Bodrum'da yaşadığına dikkati çeken Özyurt, "Lelegler'den, Karyalılar'dan, Rodos şövalyelerinden başlayarak burada müthiş bir tarihi zenginliğimiz bulunuyor." diye konuştu.

Sadece bu zenginliği görebilmek için dünyanın farklı ülkelerinden ilçeye gelen turistler olduğunu anlatan Özyurt, şöyle konuştu:

"İngilizlerin dünyanın yedi harikasından birisi olan Mausoleum'un Bodrum'da olduğunu bilmelerinden dolayı Bodrum turizmi ağırlıklı olarak İngiliz turistlerle başlamıştır. Bodrum 1960'lı yıllardan beri öncelikle ev pansiyonculuğuyla başlayıp, turizme, sonra da deniz, kum, güneşle hizmet vermektedir. Bizim isteğimiz doğayla iç içe olan diğer turizm kollarının da gelişmesidir. Bunda tarihi yerlerin geliştirilmesi ve buraların bakımı önemlidir."

Özyurt, yel değirmenleri, antik tiyatro, Pedasa kalıntıları ve Lelegler'in Bodrum Yarımadası'ndaki yaşam alanları gibi alanlara turistlerin ilgisinin ekim ayında da devam ettiğini vurguladı.

"İnsanlar harika, yemekler harika"

Tarihi yel değirmenlerini turistlere tanıtan kokartlı rehber Hüseyin Burak Erginay da turistlerin ören yerleri gezisinin tarihi değirmenler mevkisinde başladığını ifade etti. Erginay, turistlere 4. yüzyıldan kalma iki kapıdan birisi olan Myndos kapısını, Bodrum'daki Mausoleum'u, Antik Tiyatro'yu anlattıklarını söyledi.

Bodrum'a ilk kez geldiğini söyleyen İngiliz Terri Silk Neilsen, daha önce Fethiye bölgesini gezdiğini, Türkiye'ye geldiklerinde çok mutlu olduklarını anlattı. Nielsen, "Burası çok güzel bir yer. Buranın tarihini de öğrenmek ayrı bir mutluluk." dedi.

Bodrum'a deniz yoluyla gelen Alman Silke Komischke, Türkiye'ye birçok kez geldiklerini, Bodrum'un çok güzel bir yer olduğunu kaydetti. Türk yemeklerini çok beğendiklerini dile getiren Komischke, "İnsanlar harika, yemekler harika. Türkiye'de çok tur yaptık ancak özellikle bazı tarihi alanların elden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum." diye konuştu.

Yorum Yaz