maritbet girişmaritbet
Başkan Erdoğan, iki pandemi hastanesinin açılışını yaptı

Başkan Erdoğan, iki pandemi hastanesinin açılışını yaptı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yeşilköy Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi ve Hadımköy Dr. İsmail Niyazi Kurtulmuş Hastanesi’nin açılışını yaptı.

Türkiye'nin salgın sürecine dikkatleri üzerine topladığı bir ülke olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Nüfusumuzun neredeyse tamamını kapsayan herkese aynı hizmeti almasını sağlayan genel sağlık sigortamıza gıptayla bakıldığını biliyoruz. Geçtiğimiz 18 yılda yenilediğimiz bir sağlık altyapısına sahibiz. Doktorundan hemşiresine ve destek personeliyle bir milyon yüz bini bulan sağlık ordumuzla milletimizin hizmetindeyiz. Sayıları 11'i bulan şehir hastanelerimizde hem inşa hem hizmet kalitesiyle küresel düzeyde bir modern hale gelmiştir. Salgın döneminde 2 ayı bulmadan hizmete sunduğumuz bu acil durum hastanelerinin örnek alınacak bir model olduğuna inanıyorum. Dünyada pek çok ülkenin sahra hastaneleri ile çözdüğü sorunu biz çok daha kısa sürede kalıcı hastane inşa ederek çözmeyi başardık. Bu hastanelerin başka özelliği var. Herhangi bir hasta uçakla geldiğinde adeta yaya mesafede ulaşacağı bir yer” dedi. 

“İlave kapasitelere gerek kalmadan salgının yayılma hızını kırdık”

“Oluşturulan ilave kapasitelere gerek kalmadan salgının yayılma hızını kırdık” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şayet ihtiyaç olsaydı bu hastanelerimiz on binlerce canın kurtarılmasına hizmet edecekti. Gerektiğinde tamamı yoğun bakım ünitesi olarak kullanılacak bin 8 yatağıyla bu sağlık kurumları ülkemizin yüz akı olacak. Bin 8 burası, bin 8 Sancaktepe'deki hastane. Sağlık turizminde çok ciddi bir sıçrama yapıyoruz. İstanbul'a kazandırdığımız nice büyük tesis içerisinde sağlık tesislerinin ayrı bir yeri vardır. Ülkemize ve milletimize hizmetle geçirdiğimiz her adın her adım rabbimize hamd ettik” diye konuştu. 

“Türkiye'nin ihtiyacı kavga değil eser siyasetidir”

Cumhurbaşkanı Erdoğan devamla, “Geçmişte ülkemizin hazine değerindeki yılların nasıl boş tartışmalarla kavgalarla darbelerle geçirildiğini bu süreçte ortaya çıkan neticeyle gördük. Gazi Mustafa Kemal'in, rahmetli Menderes'in, merhum Özal'ın bu ülkeye yaptığı hizmetinin önemi ortaya çıktı. Buna karşın tek parti faşizminin milletin değerlerine değil kalkınmasına vurduğu darbelerin ağır darbelerini de müşahede ettik. Koalisyonlu yılların Türkiye'yi nasıl dibe ittiğinin en çarpıcı ispatı son 18 yılda ettiğimiz kazanımlardır. Türkiye'nin ihtiyacı kavga değil eser siyasetidir. Milletimizin beklentisi polemik değil inşa siyasetidir. Tek numaraları ülkemizin ortak değerlerinin istismarı olanların devri kapanıyor. Laf yerine eserlerin yarıştığı bir Türkiye için milletimizle el ele çalışmayı sürdüreceğiz. 15 Temmuz gecesi yaşadıklarımız göstermiştir ki artık hiç kimse milli iradeyi zorla alaşağı edemez. Demokraside ve ekonomide millete beklediği hizmetleri sunamayanların vesayet oyunlarıyla iktidar devşirdiği dönemler geride kalmıştır. Her kim demokrasiyi, adaleti, özgürlükleri, güvenliği, dış politikayı, kültürü sanatı daha ileriye götüreceğini söylerse ülke yönetimi ona teslim edilir. Her kim ülkeyi daha ileriye taşıyacağını gösterirse millet de ona güvenir. Bunun dışındaki yöntemlerin, zorlamaları da dağılmaya mahkumdur. Türkiye'nin önünde demokrasiden ve kalkınmadan başka alternatif yoktur. Biz de ülkemizi bu doğrultuda geliştirmenin gayreti içindeyiz” dedi. 

“İkinci çeyrek bir miktar sıkıntılı gözükse de sonrası aydınlıktır”

Salgının ekonomideki etkilerine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Salgın döneminde yavaşlayan ekonomik faaliyetlerin bize de olumsuz etkileri oldu. Türkiye bu tür zorlu dönemlere aşina hatta bir anlamda şerbetli bir ülkedir. İlk çeyrekte ABD yüzde 4,8, Çin 6,8, Fransa 5,8 daraldı. Türkiye ilk çeyrekte sağladığı yüzde 4,5 büyüme ile bu tablodan ayrıştı. Dünya ekonomisinde önde gelen ülkeleri yaşadıkları kayıpları nasıl telafi edeceklerini henüz bilmiyorlar. Ülkemiz için ikinci çeyrek bir miktar sıkıntılı gözükse de sonrası aydınlıktır. Sağlık sektöründe de ülkemizin yıldızı giderek parlıyor. Güçlü altyapımız, genç insan potansiyelimizle geleceğe umutla bakıyoruz. Başlattığımız normalleşme adımları, bu yeniden yapılanmanın gerisinde kalmamamız gerektiğini göstermektedir. 83 milyon vatandaşımıza büyük sorumluluk düşüyor. Maske, mesafe ve temizlik konusuna önem düşüyor. Sanayiden tarıma, ticaretten turizme kadar önce hızlı bir toparlanma, ardından atılım işine gireceğiz. Yarından itibaren bu adımı atıyoruz. Seferberlik ruhuyla bu sürece destek vermeliyiz. Milletimize güveniyoruz, ülkemize güveniyoruz" ifadelerini kullandı. 

“Yaklaşık 1 asır boyunca bu eser asker hastanesi olarak hizmet etmiştir”

Hadımköy Dr. İsmail Niyazi Kurtulmuş Hastanesi'nin açılış kurdelesini kesen Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, “Yaklaşık 1 asır boyunca bu eser asker hastanesi olarak hizmet etmiştir. Artık burası yerleşim yeri haline geldiğinden inşa ederek hizmete almak istedik. Hem buram buram tarih kokan hem de vatandaşlarımıza şifa vesilesi olacak bir eser ortaya çıktı. Eser güzel olunca isminin de bununla mütenasip olmasını istedik. Böylece Dr. İsmail Niyazi Kurtulmuş Hastanesine kavuştuk. Dr. İsmail Niyazi Kurtulmuş gençliğimizde şahsen tanıdığımız, desteğini gördüğümüz bir büyüğümüzdür. Perşembe günleri ücretsiz muayene eder, ihtiyaç sahiplerinin ilaçlarını karşılar ceplerine harçlıklarını koyardı. İmam hatip okuluna girerken rahmetli babam beni Niyazi amcaya götürdü ve ‘oğlumu size teslim ediyorum' dedi. İmam hatip okuluyla da böylece tanışmış oldum. Biz yurttayken geceleri yatakhaneleri dolaşır kimin üstü açık kapalı tek tek elden geçirirdi” ifadelerini kullandı. 

“45 günde restore edilemeyeceğini iddia edenlere bir cevap oldu”

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ise, “Sağlık sistemimizin gücüne güç katacak adımları birer birer atıyoruz. 45 günde restore edilerek bir harabeden çok güzel bir hastaneye dönüşen bu açılışa hoş geldiniz. Bir harabeden moderne bir hastaneye dönüştürüldü. Burada sadece hastane açılışı değil. Kültür mirasına sahip çıkılmanın nişanesidir. Hadımköy Askeri Hastanesi, Sultan Abdülhamit Han tarafından başlatılan imar hareketinin o zamanki İstanbul taşrasına bir yansımasıdır. 45 günde restore edilemeyeceğini iddia edenlere bir cevap oldu bu eserin bugün yeniden canlanması. Bu güzide eserin terk edildikten sonra tarihe karışmasına gönlümüz razı olmadı. Bu hastaneye herkesin ‘doktor ağabeyi' olarak bilinen hayatını hayır işlerine adamış doktor Niyazi Kurtulmuş'un adını veriyoruz. Cismi ile bu hastane bir tarihtir, kültürdür, sanattır. Yeniden dirilişi ile bir tarihi vefadır” diye konuştu.

Açılış töreninde hastaneye babasının adı verilen AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş da kısa bir açıklama yaparak Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür etti. Bu tarihi hastaneye rahmetli babasının isminin verilmesinin kendisi için unutulmaz olduğunu kaydeden Kurtulmuş, “Rahmetli babamın bu sene 34'üncü vefat yılıydı. 34 yıl sonra babamın isminin hastaneye verilmesi fevkalade kadirşinaslık örneğidir” dedi. 

  • Etiketler:

Yorum Yaz