maritbet girişmaritbet
Theodosius Zafer Takı’nın altından çıkan tuğlalı mimari yapı betonla örtüldü!

Theodosius Zafer Takı’nın altından çıkan tuğlalı mimari yapı betonla örtüldü!

1500 yaşından büyük Theodosius Zafer Takı’nın parçaları kırılarak gelişigüzel etrafa dağıtıldı. Altından çıkan tuğla yapılı mimari yapı da umarsızca betonla örtüldü

 

Keşke okuyacağınız bu satırlarda sizlere aktaracağım “tarihe geçecek “ bir başarı hikâyesi olsaydı. Keşke 1500 yaşından büyük bu taşların ne kadar mükemmel ve doğru şekilde korunduğunu anlatabilseydim. Keşke bu eserleri anlatırken Avrupa'daki (Roma, Selanik, Atina) örnekleri ile yetinmek zorunda kalınmasaydı. Keşke “Gelecek nesiller de bu eşsiz mirasdan faydalanabiliyorlar” diyebilseydim.
 
Ama 2010 Avrupa Kültür Başkenti ünvanına sahip olan İstanbul'un simgelerinden olan bu eserin başına gelen olumsuzluklar maalesef yazımın sebebi. Çok yakın zamanda Zafer Takı'nın parçaları kırılıp kenara atıldı. Üstelik altından çıkan tuğla yapılı mimari yapının da üzerine umarsızca beton döküldü. Varlığıyla tarihin tüm geçmişinin ifadesi olan zafer takından son kalanlar da bir anlamda tarihe gömüldü.
 
Hikayemiz, 11 Mayıs 330'da görkemli bir törenle başlıyor. Adı Nea Roma olarak belirlenen kent (yani İstanbul) Roma'yı -en ince detaylarına bile titizlik gösterilerek- örnek alarak tasarlanıyor.
 
Bu tasarım sürekli ve bir bütün olarak devam ediyor. İmparator Valentinianus (368- 373) tarafından yaptırılan Valens Su Kemeri (Bozdoğan Kemeri) ve 5. yüzyılın başında yapımları tamamlanan Forum Tauri- Theodosius (Beyazıt Meydanı, 380-393): Forum Bovis (Aksaray Meydanı) ve Forum Arcadii (Cerrahpaşa, 402-421) inşa ediliyor. Ve kentin bütünselliğine hizmet eden bu çok şık, gösterişli yapılar olarak tarihteki yerlerini alıyorlar.
 
 
Anıtlarla süslü bir forum
 
Theodosius Forumu, bugünkü Beyazıt Meydanı'nın olduğu alanın Roma dönemindeki adı. 4. yüzyıla kadar Forum Tauri (Boğa Meydanı) olarak adlandırılan alan daha sonraları bu isim ile anılıyor. Tauri (Theodosius ) Forumu şehrin eski dönemlerinde bir nekropol aslında yani mezarlık alanı. Şehir genişledikçe bu alanda da yapılaşma başlıyor dönemin imparatoru I. Theodosius [379- 395] ile. Bu dönemde etrafı geniş sütunlu kilise ve hamamlarında yer aldığı mermer yapılı sivil ve kamu binalarıyla çevrili olan alanın kuzey doğusunda Jüpiter Tapınağı bulunuyor.
 
Bu forumu diğerlerinden öne çıkaran bir özelliği de İstanbul'un uzunca bir dönem Roma İmparatorluğu'nun merkezi olduğunu gösteren anıtlarla süslü olması belki de. Bu alanda üç nefli bir yapı olan Basilica Theodasiana'nın yanı sıra I. Theodosius'un atlı bir heykelinin bulunduğu, bir onur sütunu bulunuyor. Tepesinde I. Theodosius'un heykeli bulunan sütunun etrafı imparatorun barbarara karşı kazandığı savaşların kabartma tasvirleri ile süslü. İçinde bulunan bir spiral merdiven sayesinde ziyaretçiler sütunun tepesine çıkabiliyor. Hayatlarını bu tarz sütunların tepesinde dua ve ibadete vakfetmiş stylite olarak adlandırılan ruhbanların Orta Bizans dönemine kadar sütunun tepesinde varlıklarını sürdükleri bilinmekte. Sütun 15. yüzyılın sonuna kadar ayakta kalıyor ve bir takım parçaları Patrona Halil Hamamı'nda kullanılmak üzere ayrılıyor.
 
Forumun en önemli parçasıydı
 
393' de açılan Tauri (Theodosisus) Forumu'nun şüphesiz en önemli parçası Theodosius Takı nam-ı diğer Tetrapilon. İstanbul'un Roma döneminden kalma nadir eserlerinden olan Theodosius Zafer Takı-Tetrapilon'un parçalarının bir kısmı yerinde durmaktaydı. 557 yılında yer sarsıntısında yıkılan ve 16. yüzyıl başlarında da tümüyle kaybolan sütunun parçaları ise Beyazıd Hamamı'nın temellerinde temel taşı olarak bulunmakta. Helezoni yükselen bu sütuna ait kabartmalar, bugün bile hamamın temellerinde yoldan geçerken görülmekte.
 
Theodosius Zafer Takı- Tetrapilon, Marmara adalarından getirilen mermer ile yapılıyor. Üç adet geçiş koridoru bulunan kavisli yapı Tauri (Theodosisus) Forumu'nun batısında bulunuyor. Roma'daki Forum Trajani ile pek çok ortak özellik gösteren foruma ait Zafer Takı'nın ortasındaki geçiş koridoru kenardakilere göre daha büyük. Günümüz teknolojisi sayesinde yapılan restitüsyon çalışmaları sonucu; ana geçişin sağlandığı orta açıklığın 7 metre genişliğinde 18 metre yüksekliğinde; yan geçitlerin ise 3,80 metre genişliğinde 9,50 metre yüksekliğinde olduğunu öğrenebiliyoruz. Zafer Takı'nın iki yanında I. Theodosius'un oğulları Arcadius ve Honorarius'un heykelleri bulunuyor. Ortadaki geçiş koridorunu taşıyan ve bu koridorun iki yanında bulunan Herkül figürleri ile süslü dörder adet sütun bulunuyor.
 
Ayasofya'dan itibaren batı yönünde ilerleyen Mese Caddesi (bugünkü adıyla Yeniçeriler Caddesi) şehrin ana hattını belirliyor. Çünkü bu cadde Theodosius Zafer Takı'nın içinden de geçiyor ve Trakya'ya doğru devam ederek Balkanların dışına kadar ulaşıyor. Ne var ki şehrin adeta kaderi haline gelen istila ve kuşatmaların yanı sıra meydana gelen deprem gibi doğal felaketler sonucunda forum ve Zafer Takı ağır zarar görüyor. Civarda kalıntıları bulunan antik yapılar da 1453 İstanbul'un fethinden çok önceleri yıkılıyor.
 
Anıt yeniden yapılmalı
 
1927'de İngiliz arkeologların tespit ettiği Theodosius Takı- Tetrapilon'a ait kalıntılar, 1957-1958 yılları arasında yapılan yol çalışmaları sırasında Simkeşhane'nin ön kısmının yıkılması sonucu tekrar gün ışığına çıkarılıyor. Uzun süren kazı çalışmaları sonucu büyük zafer takının temelleri ve çeşitli sütun parçaları, başlıklar, kornişler, kaset parçaları korunmaya alınıyor.
 
Hikãye buraya kadar olsaydı keşke. Ancak geçtiğimiz günlerde gelen haberle sadece arkeoloji dünyası değil herkes sarsıldı. Belediyeden gelen bir ekip tarafından Zafer Takı'nın parçaları kırılıp kenara atıldı. Altından çıkan tuğla yapılı mimari yapının da üzerine beton döküldü. Suçlu arandığında ise taraflar suçu birbirine attı. Ve maalesef olan neredeyse iki bin yaşındaki tarih, kültür ve insanlık mirasına oldu. Arkeoloji öğrencilerinden oluşan 50 kişilik grubun protesto yürüyüşüne ve basında çıkan birkaç küçük habere belediyenin cevabı “Hiçbir tarihi esere zarar verilmemiştir. Proje, Anıtlar Kurulu'nda değerlendirilmektedir” oldu.
 
Roma İmparatorluğu'nun görkemini yansıtan, imparatorun başarılarını anlatan Zafer Takı'nın akıbeti günümüzün beceriksizliğini, iletişim kopukluğunu belki de tüm imkânlar içinde yaşanan imkânsızlıkların tarihe geçecek simgesi oldu.
 
Belkıs Kamut Aktürk/Taraf

Yorum Yaz

Benzer Haberler

Theodosius Zafer Takı’nın altından çıkan tuğlalı mimari yapı betonla örtüldü!
  • 17.03.2013 14:11

Theodosius Zafer Takı’nın altından çıkan tuğlalı mimari yapı betonla örtüldü!

1500 yaşından büyük Theodosius Zafer Takı’nın parçaları kırılarak gelişigüzel et ...