Klimada yeni trend: çevre ve tasarruf

KAVURUCU sıcaklarla mücadelede en önemli silahlardan biri klima. Sektör artık her eve girmekle yetinmiyor, her evin her odasına girmeyi hedefliyor. Ve tüketicinin hassasiyetlerini dikkate alarak çevreye saygıyı ve enerji tasarrufunu öne çıkarıyor. Daha az enerji harcayan ‘inverter' klima kullanımı artıyor. Konfor anlamına gelen klimalar artık lüks olmaktan da çıkıyor. Krizin etkisinden kurtulmaya çalışan sektörde, bu yıl yüzde 20'lik büyüme bekleniyor. Sektörün büyüklüğü de 237 milyon dolara çıkıyor.

 

KAPALI mekanları ferahlatıyor, havanın sıcaklığını, nem oranını, soğukluğu ve sıcaklığı isteğe göre ayarlıyor. Yazın sıcağına karşı konutların en iyi çözümlerinden biri oluyor. Klimalardan söz ediyoruz. Adı, Fransızca ‘mevsim' anlamına gelen ‘climat'dan geliyor. Klima, Türkiye'de artık lüks olmaktan çıkıp, her eve hatta her odaya giriyor. Başta yazlık bölgeler olmak üzere sıcakla mücadelenin en önemli araçlarından biri haline gelmiş durumda. Enerji tasarrufu ve çevrecilik trendleri arttıkça da daha az tüketim yapanları öne çıkıyor. Türkiye'de yılda ortalama 500 bin klima satılıyor. Sektörün büyüklüğü de 237 milyon dolara (yak. 380 milyon TL) ulaşıyor.

 

Enerji tasarrufu öne çıkıyor
Alarko Carrier Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Hırant Kalataş, krizin etkisinden çıkan sektörün bu yıl hızlı bir canlanma beklediğini söylüyor. Sektörün eski ivmesini yakalaması için ise 2011 yılı bekleniyor.
Klimalar da teknolojiden nasibini alıyor. Ekonomik ve standart segmentteki cihazlar dışında son teknolojiye sahip olanları da var. Kalataş, vektör kontrollü DC Hybrid Inverter teknolojisine sahip klimaların pazarın en teknolojik ürünleri olduğunu aktarıyor.

Klima pazarının 2008 yılında hızlı bir büyüme göstererek 1 milyon adet sete ulaştığını anlatan Kalataş, “2009 yılında ise 550 bin adetlik satış oldu. Sektörün cirosal büyüklüğü 237 milyon dolar. 2010'da 500 bin satış tahmin ediyoruz” diyor.

Klimada yeni trend ise çevre. Türkiye'de de artık cihazlarda kullanılan soğutucu gaz ve enerji tüketimi sorgulanmaya başlandı. Kalataş, kulllanıcıların çoğunun alacağı klimanın enerji sınıfını sorduğunu vurguluyor. Daha az elektrik harcayan ‘inverterli' klima olup olmadığına bakıyorlar.
 

Tüketiciler, soğutucu gaz olarak kullanılan R410A'yı sorguluyorlar. İnverter teknolojisi, klimanın ortamın soğutma veya ısıtma ihtiyacına göre, kapasitesini kendisi ayarlayabiliyor. Bu sayede kompresör, frekansını ayarlayarak durma ve kalkmaları en aza indiriyor. Kalataş, satılan klimalar arasında ‘inverter' teknolojisine sahip olanların payının yüzde 60'lara çıktığını ifade ediyor.

 

Yüzde 20 büyür
Airfel Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Önder ise, klima satışlarının nisan ayından itibaren yükselişe geçtiğini ve temmuzda en yoğun döneme girdiğini hatırlatıyor. Türkiye'de ısıtma soğutma pazarının 2 milyar dolar (3,2 milyar TL) büyüklüğe ulaştığını ifade eden Önder, şu bilgileri veriyor: “Soğutma pazarı 900 milyon dolar, ısıtma pazarı ise 1.1 milyar dolar oldu. Isıtma, soğutma çeşitli etkilerle büyüme gösteren bir sektör. Bu şekilde baktığımızda pastadan pay almak için çok kaliteli, ekonomik ve çevre dostu ürünlere önem vermek gerekiyor. Bu yıl sektörde yüzde 20'lik büyüme bekliyoruz.”
 

Klima, Türkiye'de lüks olmaktan da çıkıyor. Hasan Önder, ilk zamanlarda her eve bir klima eğiliminin bulunduğunu şimdi bunun her odaya bir klima fikrine dönüştüğüne işaret ediyor. Bu dönüşüm tüketicide estetik ve tasarruflu klima, farklı ihtiyaçlara özel, geliştirilmiş filtre seçenekleri, ergonomik kumanda gibi daha özel talepleri doğurdu. Kavurucu sıcaklarda tüketicilerin imdadına yetişen klimaların satışlarındaki artıştaki en önemli etkenlerden biri de ‘bilinçlenme' olarak görülüyor. Yeni ürünlerin de pazara sunulduğunu söyleyen Önder, çocuk odası klimasını kullanıma sunduklarını belirtiyor. Antibakteriyel malzemeden yapılmış ‘kalem kumanda' da bu yeni ürünler arasında. Ekranında saati de var. Oda nemini ve sıcaklığını gösteriyor.

 

KLİMADA amacın sadece ortamın sıcaklığını ayarlamak olmaması gerektiğini ifade eden Hrant Kalataş, tercih yaparken dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıralıyor:
* Klimanın iç ortam hava kalitesi ile ilgili fonksiyonları yerine getirmesi gerekiyor. Yeni ve teknolojik filtreleme sistemleri kullanılmaya başlandı.
* Klimalı ortama girip de orada istenmeyen bir koku alınmamalı, hasta olunmamalı.
* Mekana göre kapasitesi fazla olan bir klima para kaybına, düşük bir klima verim alamamanıza yol açar.
* Dikkat edilmesi gereken noktaların başında model seçimi, montajı, servis güvencesi ve kalitesi geliyor.
* Klima kullanımındaki en önemli olay soğutma gücünü doğru belirlemek.
* Aynı evin yönü güneye çevrilince klimanın yeri ile ilgili başka planlamalar yapmak gerekebilir.
* Verimli klima kullanımı için ısı yükü hesaplaması yapılmalı. Doğru montaj da önemli.
* Evsel kullanıcıların daha çok tercih ettiği duvar tipi olarak adlandırılan split klimalar, taze hava beslemesine sahip değiller. Böyle bir klimada filtreleme sistemi çok önemli.
* Mümkün olduğu kadar çok ve farklı özelliklere sahip filtreleri bulunan cihazlar seçilmeli.
* Bakteri ve virüsleri yok edebilen, çok küçük kirleticileri tutabilen, cilde zarar veren aktif-oksijeni pasifize eden filtre sistemlerine sahip cihazların seçilmesi havalandırmada dikkat edilmesi gereken en önemli özellikler arasında.