maritbet girişmaritbet
Türk müteahhitler Libya’da 23 milyar dolarlık proje üstlendi

Türk müteahhitler Libya’da 23 milyar dolarlık proje üstlendi

Türk müteahhitlik firmaları, bugüne kadar Libya’da üstlenilen projelerin toplam değeri 23 milyar dolar olan projelere imza attı

 

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu'ndan (DEİK) alınan bilgilere göre; Libya'da Ekonomi ve Ticaret Bakanlığı'na tescilini yaptırmış çoğunluğu müteahhitlik firması olmak üzere 110 adet Türk firmasının faaliyet gösterdiği ifade edildi. Türk müteahhitleri tarafından bugüne kadar Libya'da üstlenilen projelerin toplam değeri yaklaşık 23 milyar dolara ulaştı. Bu rakamın Afrika'da üstlenilen projelerin yüzde 14,9'una karşılık geldiği belirtildi. Libya'da iş üstlenen Türk firmaları arasında Güriş İnşaat ve Mühendislik AŞ, Metiş İnşaat ve Ticaret AŞ, TML İnşaat, Sanayi Ticaret ve Sanayi AŞ, Artes İnşaat Taahüt ve Ticaret Ltd. Şti, Üstay İnşaat, Çukurova İnşaat, Yüksel İnşaat, STFA İnşaat yer alıyor.

2003 yılında ülkeye uygulanan yaptırımların kalkmasının ardından yabancı şirketlerin Libya pazarına yönelik ilgisi arttı, ülkenin petrol kaynakları altyapının geliştirilmesi için önemli fırsatlar yarattı ve bunun sonucunda inşaat sektörü geçtiğimiz yıllarda önemi büyüme kaydetti. Bu çerçevede Muammer Kaddafi'nin 2007 yılı sonlarında Fransa'ya gerçekleştirdiği seyahatinde Fransız inşaat firmaları ile 10 milyar dolarlık işbirliği anlaşmalarına imza attı.

2013 yılına kadar altyapıya 9,4 milyar pound harcaması beklenen ülkedeki nüfus artışına ve Trablus başta olmak üzere şehirlerdeki yenileme çalışmalarına bağlı olarak 2013 yılına kadar 420 bin konut ve bunlara yönelik altyapı inşaatı projesinin hayata geçirilmesi bekleniyor. Libya önümüzdeki dönemde turizm sektörünü geliştirmek amacıyla 2025 yılı itibariyle ülkedeki otel sayısının 13 bin 600'den 50 bine çıkarılmasını da planlıyor.

İnşaat sektöründe, 2008 Guinness Rekorlar Kitabı'nın dünyanın en büyük sulama projesi olarak onayladığı ve Muammer El Kaddafi tarafından dünyanın sekizinci harikası olarak adlandırılan GMR (Great-man Made River) projesi gerçekleştirildi. 1984 yılında başlatılan bu büyük proje dört aşamada ülkenin güneydoğusundaki yeraltı su kaynaklarını kuzeydeki şehirlere ve tarım alanlarına aktaracak boru hatlarının inşasını sağladı.

 

Ticaret hacmi 2 milyar doları aştı

Son dönemde Libya'ya uygulanan ambargoların kaldırılması ile uluslararası kuruluşlar ve batı ülkeleri ile siyasi ekonomik sorunlarını hızla çözmek yolunda girişimler başlattı. Bu çerçevede uluslararası sisteme entegrasyonu süreci çerçevesinde yeni bir dönem başladı.

Türkiye'nin Libya ile olan ihracatı 2001 yılından bugüne sürekli artış gösterdi. 2004 yılında 337,2 milyon dolar olan ihracat, 2008 yılında yaklaşık 1 milyar dolara ulaştı, 2009 yılında ise 1,7 milyar dolara yükseldi. Ticaret hacmi 2009 yılı itibariyle 2 milyar doları aştı. Libya'ya ihraç edilen başlıca ürünler arasında ekmeklik buğday unu, demir çelikten kule ve pilon,  kıymetli metaller ve kaplamalarından mücevherci eşyası, köşeli çubuklar, izole edilmiş tel, demir/çelikten inşaat ve aksamı yer alıyor. Libya'dan ithal edilen ürünler ise mineral yaktılar ve yağlar, plastik ve plastik eşyalar, organik ve inorganik kimyasal ürünler, demir-çelik, gübreler, yün, iplik ve dokumalardır.

 

Türkiye-Libya Dış Ticareti (Bin Dolar)

 

 

Yıllar

İhracat

İthalat

Denge

Hacim

1995

238.315

385.220

-146.905

623.535

1996

243.636

476.304

-232.668

719.940

1997

186.714

533.098

-346.384

719.812

1998

95.195

342.863

-247.668

438.058

1999

139.621

502.060

-362.439

641.681

2000

95.547

786.160

-690.613

881.707

2001

67.473

847.848

-780.375

915.321

2002

165.112

754.042

-588.930

919.154

2003

254.740

1.072.548

-817.808

1.327.288

2004

337.204

1.514.125

-1.176.921

1.851.329

2005

384.167

1.989.269

-1.605.102

2.373.436

2006

489.261

2.297.351

-1.808.090

2.786.612

2007

   643.150

399.720

243.430

1.042.870

2008

  1.074.288

336.325

737.963

1.410.613

2009

1.798.060

402.568

1.395.492

2.200.628

      

      Kaynak: TÜİK

 

150 milyar dolar değerinde kalkınma projeleri

Libya'nın siyasi nedenlerle uzun yıllar uluslararası ilişkilerden soyutlanmış olması ve 1996 yılından itibaren ülkemize karşı uyguladığı tek taraflı örtük ambargo nedeniyle Türkiye ile ticari ilişkileri istenilen boyutlarda gelişemedi. Ayrıca Libya'da petrol dışındaki diğer sektörlere ilişkin yatırımların düşük seviyelerde olması ve müteahhitlik hizmetlerinin öne çıkması ile ödemelerde yaşanan problemler de ihracatçının pazara girişini etkiledi. Libya ekonomisinde yeniden yapılanma dönemine girişiyle beraber ülkemiz açısından Libya pazarının ticari potansiyeli önem kazanmaya başladı. Libya gıda ihtiyacının büyük bir kısmını ithalatla karşılaması nedeniyle, gıda sektörü ve gıda işleme teknolojileri alanında faaliyet gösteren firmalar için iş imkanları bulunuyor. Libya'nın turizm alanında her türlü alt yapı yatırımına açık olması dikkat çekiyor. Libya'nın imalat sanayiinin küçüklüğü tüm mamul ürünlerin ithal edilmesini zorunlu kılıyor. Ülkenin, ithal kalemleri, gıda ve tarımsal ürünler, makineler, her türlü ev eşyası (elektrikli ev aletleri, mobilya), tekstil ve konfeksiyon, inşaat malzemeleridir. Nüfus artış hızı düşünüldüğünde alt yapı yatırımları önem kazanıyor. Elektrik akımı, haberleşme, taşımacılık, okullar, hastaneler bu grupta yer alıyor. Libya müteahhitlik, yatırım ve ticaret alanlarında faaliyet göstermek üzere Türk ve Libyalı şirketler arasında ortak şirketler kurulmasına öneride bulunurken, Libyalı yetkililer önümüzdeki beş yıl içinde gerçekleştirilecek yaklaşık 150 milyar dolar değerindeki kalkınma projelerinde ortak şirketlere öncelik verileceğini ifade ettiler.

 

Vize uygulamaları karşılıklı olarak kaldırıldı

Libya ile ticari ve ekonomik ilişkilerin gelişmesi önündeki en önemli engeller arasında yer alan vize temini, Türk bankalarının teminat mektuplarının kabulü gibi konularda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'ın katılımlarıyla 23-25 Kasım 2009 tarihlerinde Libya'ya düzenlenen ziyaret neticesinde önemli adımlar atıldı. Vize uygulamaları karşılıklı olarak kaldırılırken Arap-Türk Bankasının sermayesinin artırılması ve T.C. kamu bankalarının verdikleri teminat mektuplarının Libya bankaları tarafından kabulüne karar verildi.

Bunların yanında Türk firmalarının Libya ile iş yaparken karşılaştıkları bazı sorunlar hâlihazırda devam ediyor. Libya'da yeni kararnamelerin bir yabancı elemana karşılık bir Libyalı elemanını şart koşuyor. Ancak Libya'da istenilen sayıda tecrübeli eleman bulma sıkıntısı bulunuyor. Diğer taraftan ihtiyaç duyulan meslek gruplarından yabancı eleman getirilmesine izin verilmiyor. Doğan açık nedeniyle ve yetkili kurumların ısrarlı baskıları ve zorlamaları projenin ilerlemesini olumsuz etkiliyor. Türk firmaları Libyalı eleman istihdamına sıcak bakıyor fakat Libya'da istenilen vasıfta ve proje çalışma şartlarına uyabilecek istekli eleman bulunamıyor.

Şehir dışındaki bölgelerde sürdürülen projelerde Libya Güvenlik kuvvetlerinin takibi ve desteğine rağmen hırsızlık ve gasp olayları durdurulamıyor. Gümrük mevzuatında olagelen değişikliklerin, gerek yeni projelerin teklif aşamasında gerekse hâlihazırda sürdürülen projelerin işleyişinde öngörülmeyen finansal sapmalara neden oluyor. Sıklıkla değişen kanun ve mevzuatlar nedeniyle gerek proje teklif aşamasında gerekse devam eden projelerin işleyişinde akdedilen şartlardan firmaların aleyhine önemli sapmalar meydana geliyor ve bu sapmalar için firmalar herhangi bir talepte bulunamıyor. Libya'da çalışan Türk elemanların hastalık prim tutarları Libya Sosyal Güvenlik Kurumuna (SSF) yatırılıyor. Bu nedenle elemanların Türkiye'de yaşayan aile bireyleri sağlık hizmetlerinden faydalanamıyor.

Türk-Libya sosyal güvenlik anlaşması gereği Türkiye'de emekliliğe sayılmak üzere SGK primleri yatırılıyor. Dolayısıyla Türk işgücünün diğer yabancı elemanlara göre maliyeti artıyor ve istihdamı ise azalıyor. Diğer taraftan diğer yabancı müteahhitler bu kurala bağlı olmadığından Türkiye'den daha az maliyete eleman istihdam edebiliyorlar. Libya Devlet İhale ve Sözleşmeleri fiyat artışlarını kapsamıyor. Gerek uluslararası pazarda gerekse Libya pazarındaki fiyat artışları sözleşme fiyatlarına yansıtılamıyor. Bu nedenle teklif verirken bahsedilen olasılıkları karşılamak için fiyatlara ekstra risk faktörü ilave ediliyor. Libya içi demir ve çimento fabrika satış fiyatı, yabancı firmalara yerli firmalara oranla yüksek fiyattan uygulanıyor, böylece ekstra maliyet oluşuyor.

Yabancı şirketler, istisnalar dışında, ancak yerel anonim şirketlerle bir anonim şirket kurmak suretiyle faaliyette bulunabiliyorlar. Söz konusu şirketin içindeki Libyalı payının en az yüzde 35 olması ve sermayesinin 5 milyon Libya Dinarı'ndan az olmaması şartı bulunuyor. Libya'da bu gruplamaya girebilecek fazla şirket olmaması Türk firmalarının Libya'da yatırım yapması önündeki en önemli engellerden biri olarak duruyor.

 

Otoyol projeleri gündemde

Libya'nın Kuzey Afrika'nın kalbinde, Akdeniz'in güney kıyısındaki konumu, ülkenin bir ulaştırma koridorino dönüşmesi açısından pek çok fırsatı barındırıyor. Libya devleti havalimanlarının modernleştirilmesi, otoyolların inşası ve yeni limanların geliştirilmesine yönelik çalışmalar yürütüyor. Libya'nın ulaştırma sisteminin bel kemiğini karayolları oluşturuyor, ülkenin karayolu ağı 83 bin 200 kilometre olması öngörülüyor. Mart 2009'da İtalya'nın Libya'ya 1911-1943 yılları arasındaki işgal karşılığından tazminat olarak ödeyeceğini açıkladığı 5 milyar doların büyük bir kısmının otoyol inşaat projelerinde kullanılması bekleniyor. İki ülke arasındaki anlaşma uyarınca İtalyan şirketlerine projelerde öncelik tanınması söz konusu. Impregilo ve Astaldi gibi İtalyan şirketlerinin otoyol altyapı projelerinden yararlanması bekleniyor. Bununla birlikte Haziran 2009'da Hintli Runj Lloyd firması 392 milyon dolarlık otoyol inşa projesini üstlendi. Libya'nın Tripoli, Misurata, Bingazi, El Khoms'da toplam 16 milyon ton kapasiteli 20 kadar limanı bulunuyor. Sirte körfezinde yılda 9 milyon ton kapasiteli yeni bir limanın inşası devam ediyor.

Ülkede önemli bir demiryolu altyapı eksikliği bulunmakla birlikte hükümetin milyarlarca dolarlık demiryolu inşa programı kapsamında önümüzdeki yıllarda bu eksikliğin giderilmesi bekleniyor. Bir kamu kuruluşu olan Çin demiryolu inşaat şirketi CRCC, Libya Demiryolu idaresi ile 172 kilometrelik demiryolu inşası için Ocak 2009'da 805 milyon dolarlık sözleşme imzaladı. Aynı kuruluş 2008 yılında Sirte'yi Tripoli'ye bağlayan 1,70 milyar dolarlık bir proje başlatmıştı. Yine 2008 yılının Eylül ayında Rus demiryolları 3,17 milyar dolar tutarında Libya'nın Akdeniz kıyısı boyunca uzanacak 554 kilometrelik demiryolu projesi üstlenmişti.

 

TAV'ın projeleri devam ediyor

Bunlara ek olarak Libya'da ulaştırma alanındaki diğer belli başlı projeler arasında TAV Havalimanı Holding'in de yer aldığı konsorsiyum tarafından 2007 yılında üstlenilen ve devam eden Trablus Uluslararası Havalimanı'ndaki iki yolcu terminali inşa projesi ile SNC Lavalin tarafından üstlenilen Bingazi Benina Havayolu projesi; Libya Malezya karayolu ve inşaat şirketi LMCRC tarafından 2007 yılında üstlenilen 238 kilometrelik Gharabouli-Ras Jedeir otoyolu ile 80 kilometrelik Tripoli-Garian yolu bakım projeleri; İngiliz Mott MacDonald firması tarafından 2010 yılında üstlenilen Sirte Limanı projesi yer alıyor.

 

BOTAŞ LNG projeleri ile ilgileniyor

Libya, 5,4 milyar ton ile Afrika kıtasının en büyük petrol rezervine sahip olup dördüncü büyük petrol üreticisi olarak dikkat çekiyor. Hükümet, 2008 yılındaki günlük 1.875 milyon varillik ham petrol çıktısını 2015 itibari ile 3 milyon varile çıkarmayı hedefledi. Bu hedefi gerçekleştirebilmek ve altyapıyı yenilemek için Libya, 35 milyar dolar yabancı yatırıma ihtiyaç duyuyor.

Geçmiş dönemde uzatılan BM yaptırımları petrol sektörünü de etkiledi. 1990 yılında BM yaptırımları askıya alınca sektöre Avrupalı firmaların girişi hızlandı. Enerji alanında TPAO ve BOTAŞ ile Libya'nın petrol sanayiini kontrol eden NOC (National Oil corporation) arasında işbirliği bulunuyor. Bu kapsamda TPAO'nun bağlı kuruluşu Turkish Petroleum Overseas Company (TPOC) ile Libya Milli Petrol Şirketi (NOC) arasında Şubat 2000'de imzalanan ‘Arama ve Üretim Paylaşım Anlaması' (EPSA) kapsamında yürütülen arama çalışmaları çerçevesinde Libya'daki üç arama sahasından biri olan Fizan'da petrol bulundu ve günde 3 bin varil petrol üretilmesi bekleniyor. Libya'da faaliyet gösteren en büyük yabancı petrol şirketi olan İtalyan Agip-Eni, Libya devleti petrol sanayisinin modernizasyonu planları çerçevesinde 15 petrol sahasını yabancı yatırımcılara sundu.

Libya'nın kanıtlanmış doğalgaz rezervleri ise 1,54 trilyon metreküptür. Bu miktar ile Afrika kıtasında Nijerya, Cezayir ve Mısır'dan sonra dördüncü sırada bulunuyor. 2008 yılı üretimi 15,9  milyar metreküp iken, doğalgaz üretimi ve ihracatı 2004 yılı sonlarında faaliyete geçen ve Avrupa'ya gaz taşıyan Greenstream boru hattı ile birlikte artıyor. LNG alanında öngörülen işbirliğinin yanı sıra, Libya ile Türkiye arasında madencilik ve enerji verimliliği alanlarında karşılıklı işbirliğine gidilebileceği öngörülüyor. Libya'dan 2008 yılında 260.523 ton LPG ithalatı gerçekleştirildi. Libya'nın boru  hatları ve LNG  projelerinin 2020-2030 enerji ihtiyacı çerçevesinde dikkate alınacağı BOTAŞ tarafından belirtildi. BOTAŞ Libya'nın LNG projeleri ile yakından ilgileniyor. Libya'da devam eden enerji projeleri arasında Temmuz 2009'da İtalyan Impregilo ile Libya Kalkınma Yatırım Kuruluşu ortak girişimi olan Impregilo Lidco tarafından üstlenilen ve Tripoli ile Misurata'daki elektrik altyapısının modernizasyonu projeleri ile yine Temmuz 2009'da Hintli Punj Lloyd tarafından üstlenilen ve Libya'nın üç kentinde elektrik altyapısının modernizasyonuna yönelik 392 milyon dolarlık proje ve Aralık 2008'de Libya ile Rusya arasında ortak girişim olan Laptechno-Power'ın açıkladığı bin 250 kilometre uzunluğunda 400 kV'lık iletim hattı projesi yer alıyor.

 

 

 

Resmi adı:

Libya Arap Halk Sosyalist Cemahiriyesi

Yönetim Şekli

Cumhuriyet

Devlet Başkanı

Muammer Kaddafi (1969'dan beri)

Başbakan

Baghdadi Mahmudi(2006'da seçildi)

Yüzölçümü

1.759.540 km2

Nüfusu

6,31 milyon

Başkent

Trablus

Okuma yazma oranı

Yüzde 80

İklim

Sıcak ve kurak, ılık kışlar

Konuşulan Diller

Arapça, İtalyanca, İngilizce

Başlıca Şehirler

Trablusgarp, Bingazi, Misurata, Al Mirqab, Al Bitnan, Sebha

Para Birimi

Libya Dinarı

 

 

 

 

 

Kaddafi, 41 yıldır Libya'yı yönetiyor

1969 yılında iktidara geldiğinden bu yana ülkeyi Muammer Kaddafi yönetiyor. Yönetime geldiği yıllarda benimsemiş olduğu kurallar doğrultusunda hükümet yabancı yatırımlara ek olarak ağır sanayi, tarımsal alanlar, bankalar, sigorta şirketleri ve hizmet firmalarını özelleştirdi. 1999 yılından beri ise, özel sektörün gelişimi için ithalat ve ihracata ilişkin bir takım kanunlar yürürlüğe konuldu.

2003 yılında ABD ve Libya arasında yaşanan politik gelişmelerin ardından 2004 Nisan ayında ABD ambargoyu kaldırarak ikili ticaret anlaşmalarına ve finansal işlemlere yeniden başlanmasına izin verdi. Ağustos 2003'te ise BM yaptırımlarını tamamen sonlandırdı.  Şubat 2004'te ABD seyahat yasağını kaldırıp Amerikalı iş adamlarının Libya pazarına yeniden girmelerini sağladı. 2004 yılı Libya için yaptırımların kaldırılması ve ilişkilerin normalleşmesi ile sonuçlandı. Libya'nın politik onarımının tamamlandığı gösteren diğer önemli bir gelişme ise ABD'nin bu ülkeyi 2006 Mayıs ayında teröre destek veren ülkeler listesinden kaldırmasının ardından, ABD ile Libya arasındaki diplomatik ilişkiler yeniden başlamış, 5 Eylül 2008 tarihinde ABD Dışişleri Bakanı Rice ülkeyi ziyaret etmiş, ayrıca 36 yıl aradan sonra ABD'nin Libya'ya atadığı ilk Büyükelçi Aralık 2008'de görevine başladı.

Tüm bunların Libya'nın küresel ekonomiye yeniden girişini güvence altına almayı ve çok ihtiyaç duyulan dolaysız yabancı yatırımların sağlanmasına yönelik atılan adımlar olduğu belirtiliyor. Yaptırımların kalkmasının ardından rafinerilerin etkin hale getirilmesi ve eski üretim alanlarının kullanım sürelerinin arttırılmasına yönelik teçhizatın ithali ve yatırımına öncelik veren hükümet, yeni petrol ve gaz projelerini yabancı yatırıma açtı. Ayrıca, tarım, ağır ve hafif sanayi, enerji ile turizm alanlarını da yabancı yatırıma açtı. Ülkede tüm hizmetler devlet tarafından yürütülüyor. 2007'den bu yana az sayıda da olsa özelleştirmeler gerçekleştirildi. Özellikle bankacılık sektöründe yabancı yatırım çekilmeye çalışıldı, bu politika neticesinde 2007 ve 2008'de beş kamu bankasının ikisi yabancı yatırımcılarca satın alındı. Kalan üç bankanın ikisi ilerde özelleştirilmek üzere tek çatıda birleştirildi.

 

Kişi başına düşen gelirlerde artış yaşanıyor

Libya ekonomisini, ağırlıklı olarak petrol ile devlet sektörü oluşturuyor. 2008 verilerine göre nominal GSYİH'nin yüzde 66'sını madencilik ve petrol ve doğalgaz çıkarma faaliyetleri, yüzde 6'sını savunma ve sosyal güvenlik ve yine yüzde 6'sını inşaat sektörü ve yüzde 4'ünü imalat sanayi oluşturuyor. Yaptırımların kaldırılmasının ardından petrol sektörünün GSYİH içindeki yeri yüzde 39'a yükseldi. Bu yükselişle beraber imalat ve tarım sektörlerinin; ticaret, hizmetler ve taşıma alanları gibi diğer anahtar alanların GSYİH'daki payları ise daraldı.

Büyüyen hidokarbonlar (petrol) sektörü ekonomide çeşitlilik yaratma üzerindeki baskıyı azalttı ve uluslararası ilgiyi bu sektör yatırımları için uyardı. Fakat hükümet yabancı yatırımcıları ağır sanayi ve turizm sektörlerine çekmek istiyor. Nüfus tarımsal faaliyetlerin gerçekleştirildiği Akdeniz kıyısında yoğunlaşıyor. IMF'ye göre, işgücünün yüzde 7'si tarım sektöründe çalışıyor. Petrol üretimi ise ülkenin doğusunda; Bingazi'nin güneyindeki Sirte havzasında yoğunlaşıyor. 1992-1999 yılları arasında uygulanan ekonomik yaptırımlara rağmen halkın yaşam standardı bölge ülkelerine göre daha yüksek olduğu gözleniyor. Hükümet, hidrokarbonlar sektöründe elde ettiği gelir sayesinde gıda, eğitim, sağlık ve yerleşim konularında halka bir takım destekler sağlıyor.

Petrol fiyatlarının yükselmesi ve uygulanan yaptırımların kaldırılması ile kişi başına düşen gelirde önemli bir artış yaşandı. Ocak 2002'deki develüasyona rağmen kişi başı gelir 3 bin 477 dolar seviyesinde gerçekleşirken, 2008'de bu rakam yaklaşık olarak dörde katlanarak 11 bin 590 dolara ulaştı. Ülkede işsizlik oranının yüzde 30 olduğu tahmin ediliyor ve yakın zamanda bu oranın düşmesi beklenmiyor. Yine de ülkede 1 milyon civarında yabancı işçi çalışıyor. Devlet, ücretle çalışan Libyalıların yüzde 70'ini istihdam ediyor.

 

  • Etiketler:

Yorum Yaz