maritbet girişmaritbet
Gayrimenkul sektörünün en önemli konuları İstanbul REstate’de tartışıldı

Gayrimenkul sektörünün en önemli konuları İstanbul REstate’de tartışıldı

Dünyanın önde gelen fuarcılık şirketlerinden Reed Exhibitions desteğiyle GYODER tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen İstanbul REstate Gayrimenkul Fuarı, toplam 62 stantta sergilenen 18 milyar dolarlık projeleriyle bu yıl da sektörün nabzını tuttu

Dünyanın önde gelen fuarcılık şirketlerinden Reed Exhibitions desteğiyle GYODER tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen İstanbul REstate Gayrimenkul Fuarı, toplam 62 stantta sergilenen 18 milyar dolarlık projeleriyle bu yıl da sektörün nabzını tuttu. Yerli ve yabancı yüze yakın konuşmacı; “Türkiye'deki Yeni Proje Yatırımları” , “Kentleri Yenileyerek Canlandırmak” ve “Türkiye'de Otel Yatırımlarının Zorlukları” gibi gayrimenkul sektörünün tüm alt segmentlerini ilgilendiren konularda görüş bildirdi.   

Panelin açılış oturumu olan “Konut Yatırımları”, oturum başkanı Haluk Sur'un konuşmasıyla başladı. Sur konuşmasında, son 25 yılda teknolojinin gelişmesiyle birlikte hayatımızın çok değiştiğini ve sürdürülebilirlik kavramının bu dönemde ortaya çıktığını söyledi.

Oturumun ilk konuşmacısı Yorum İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ağca; “İstanbul Türkiye'nin yarısını oluşturuyor. Bu sebeple yatırımlarda çok planlı olunması gerekiyor.” dedi. BDDK'nın %25 peşinat zorunluluğu getirmesinin yarattığı sıkıntılardan da bahseden Ağca, devletin kentsel dönüşüm projelerini kredilerle desteklemesi gerektiğini belirtti. Bankaların verdiği kredilerin vadelerinin kısa süreli olmasının da altını çizdi.

Bir diğer konuşmacı Dumankaya İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi Uğur Dumankaya; “Tek parti döneminden 2006 yılına kadar, basının desteği ve dışarıdan gelen oyuncularla gayrimenkul dönemi balayı dönemine girdi. 2006 yılında balon söndü. Şu an trübülans sonrası dönemi yaşıyoruz. İyi ile kötünün ayrıştığı bir döneme girdik. Bu dönemde markalaşma ön plana çıktı. Bunu yapanlar başarılı oldular” dedi. Gayrimenkul sektörünün gelişme kaydettiğine dikkat çeken Dumankaya, güvene dayalı bir iş yaptıklarını, bu sebeple şeffaflık gerektiğini belirtti.

Uğur Dumankaya'nın ardından söz alan Torunlar GYO Yönetim Kurulu Üyesi Emre Torun; sektör için en büyük riskin faizler olduğunu vurguladı. Faizlerin yükselmesi durumunda sektörün ciddi zarar göreceğini belirten Torun, gelecekte konut yatırımlarını artırmak istediklerini söyledi. Lokasyon, farklılaşma ve güven unsurlarının önemine dikkat çeken Torun, AVM konusundaki deneyimlerinden de bahsetti. Müşterilere yalnızca konut değil yaşam alanı sunduklarını belirten Emre Torun, sektörün çok iyi denetlenmesi gerektiğinin de altını çizdi.

Açılış oturumunun son konuşmacısı olan Yeşil GYO Yönetim Kurulu Başkanı Engin Yeşil, Türkiye'de gayrimenkul sektörünün çok hızlı geliştiğine dikkat çekti. Gerçekleştirilen projelerin ihtiyaçları karşılamasının, aynı zamanda ödemede sıkıntı yaşatmamasının önemine dikkat çeken Yeşil, lüks projeler oluşturmaktan ziyade bu ihtiyaçları karşılayabilen konutlar ürettiklerini belirtti.

“Türkiye'deki Yeni Proje Yatırımları” başlıklı oturumun başkanı olan, GYODER Başkan Yardımcısı Özlem Gökçe Gayrimenkul Sektörü'nde yeni gelişmeler olacağını bildirdi. 2008 yılı öncesinde her konutun alıcı bulduğunu belirten Gökçe, bu yıldan sonra beklentilerin çok değiştiğini vurguladı. Özlem Gökçe, Türkiye'nin diğer ülkelerden farklı olarak artan bir ivmeyle yatırımlara ve büyümeye devam ettiğini de ekleyerek sözlerine ekledi. Oturumun ilk konuşmacısı Çelen Gayrimenkul Değerleme CEO'su Güniz Çelen, gayrimenkulün temelinin inşaat sektörü olduğunu belirtti. “Bize göre çılgın projeler, ulaşım ağlarının genişletilmesidir.” dedi. Oturumun bir diğer konuşmacısı EPRA Araştırma Analisti Ali Zaidi ise, Türk gayrimenkul sektörünün son yıllarda atağa geçtiğini belirtti. Yatırımcılar için Türkiye'nin çok elverişli bir ülke olduğunu ekledi. Oturumun üçüncü konuşmacısı Nef Yönetim Kurulu Üyesi Erden Timur ; Nef'in sunduğu yeni çözüm olan Foldhome'u anlattı. Zorlu Gayrimenkul Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Even ise, arazi politikalarının Türkiye'de problem yarattığını söyledi. Yatırımcıların değer katmak için alabilecekleri arazi sıkıntısı olduğunu belirtti. Son konuşmacı olan Reidin.com CEO'su Ahmet Kayhan ise; şeffaflık, tapu kadastro problemleri, finansman problemleri, yasal problemlerin gelişen pazarlardaki dört ana problem olduğunun altını çizdi. Yabancı yatırımcılar için Türkiye'nin ilk beşte yer aldığını da vurguladı.

 “Kentleri Yenileyerek Canlandırmak – Eskiyle Yeni Nasıl Birleşir” başlıklı paralel oturumun konuşmacılarından Nuri Çolakoğlu şehirlerin geleceğinin doğru planlanmasının önemini, şehrin nereye doğru gittiğini, nasıl büyüyeceğini düşünerek akıllı planlamasının gerektiğini tarihsel süreç içerisinde verdiği örneklerle dinleyenlerle paylaştı. Oturumun diğer konuşmacılarından Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Asım Güzelbey, “Gaziantep'te lahmacun ve kebap kültüründen tarih kültürüne değişim sürecini anlattı. Gaziantep'teki kültürel değerlerin, yapıların, çarşıların yedi sene önceki harap edilmiş hallerini görsel bir şovla anlattı. Yedi sene sonrasında şehrin ulaştığı noktayı gösterdi. Şehrin restorasyonu öncesinde ilk iki sene içerisinde önemli ve doğru isimler ile öncelikle planlama yaptıklarını ve şehrin merkezini Gaziantep kalesi olarak belirlediklerini ve şehri kalenin çevresine doğru yeniden yapılandırdıklarını belirtti. Bu kalenin çevresindeki çarpık yapıların temizlenmesi için yüze yakın yapıyı yıktıklarını, 200'e yakın yapıyı da restore ettiklerini ve tüm bu yeninden yapılanma çalışmalarında belediye bütçesini değil AB fonundan kaynak aktardıklarını da sözlerine ekledi.

“Türkiye Yatırım Yapmak: AVM, Ofis veya ?” başlıklı paralel oturum konuşmacılarından ECE Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Nuri Şapkacı, Türkiye'de 35 şehirde hala AVM bulunmadığını belirtti. Bu sebeple potansiyelin hala canlı olduğunu ve fırsatları değerlendirmek için yabancıların Türkiye'ye yatırım yapması gerektiğini belirterek sözlerini tamamladı. Oturumun diğer konuşmacısı olan Extensa Group CEO'su Kris Verhellen; İstanbul'da demografik ve ekonomik büyümenin inanılmaz boyutlarda olduğunu belirterek söze başladı. Orta sınıf şartlarının iyileşmesi, ülkenin ekonomik büyüme kararındaki istikrarına inandığını ve konut piyasalarındaki gelişimi dikkatle izlediğini belirtti. Türkiye'de daha fazla haneye ihtiyaç olduğunu da vurgulayan Verhellen, İstanbul'da konut satışında dayanıklı bina kriterlerinin önemli bir araç olduğunu belirtti. Kris Verhellen konuşmasını “Türkiye büyümekte olan bir Pazar. Büyük bir potansiyeli var. Ancak bazı düzenlemelere ihtiyaç var. Türkiye için artık gelişmekte olan Pazar demek yerine uyum sürecinde olan bir Pazar demeliyiz.” diyerek tamamladı. Oturumun diğer konuşmacısı olan Union Investment, Avrupa Varlık Yönetimi Yatırım Başkanı Peter Hegemann ise; Türkiye'de şeffaf bir Pazar olduğunu ancak bu pazara penetrasyon konusunda birtakım sıkıntılar yaşandığını belirtti. Türkiye pazarına girme konusunda uygun bir zaman olduğunu da ekleyen Hegemann, ticari gayrimenkullere yatırım yaptıklarını vurguladı. Oturumun bir diğer konuşmacısı Immofinanz AG Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Manfred Wiltschnigg, henüz Türkiye'de bir yatırımları bulunmadığını fakat önümüzdeki dönemlerde Türkiye'yi yatırım gündemlerine alabileceklerini belirtti. Pramerica Gayrimenkul Yatırımları Türkiye Genel Müdürü Burhanettin Yurtseven, Türkiye'de mülkiyetlerin el değiştirmesinin sıkıntılı olduğunun altını çizdi. Gayrimenkul pazarının Türkiye'de henüz çok gelişmiş durumda olmadığını belirten Yurtseven, Almanya gibi ülkelerde gayrimenkul şirketlerinin mülkleri alıp geliştirerek başka bir gayrimenkul şirketine sattığını, böyle bir sistemin henüz Türkiye'de bulunmadığını da sözlerine ekledi.  

 

“Türkiye'de Otel Yatırımlarının Zorlukları – Hangi Otel Yatırımları Daha Mantıklı?”  başlıklı panelin başkanı PKF hotelexperts Yönetici Ortağı Michael Widmann'dı. Oturumun ilk konuşmacısı Aareal Bank Genel Müdürü Şenay Azak – Matt,; Türkiye'de genç ve gelişmekte olan bir gayrimenkul pazarı olduğunu belirtti. Azak; “Önümüzdeki dönemde çıkabilecek bir kriz durumunda, müşterilerimizin ellerindeki gayrimenkulleri satacağını düşünmüyoruz.” diyerek konuşmasını tamamladı. Şenay Azak – Matt'in ardından Amplio Hotel Investments Başkanı ve CEO'su Alaedin Babaoğlu, yatırımcıların uzun vadede finansman bulmalarının önemine dikkat çekti. Türkiye'de yatırımlarına 2007 yılında başlayan Aleadin Babaoğlu, konuşmasına şöyle devam etti: “ 2007 yılından sonra kurumsal yatırımcılar kaynak bulmakta zorlandılar. Otel yatırımlarında önemli olan araziyi bulabilmek ve markayı doğru yere konumlandırabilmektir.” dedi. Oturumun diğer konuşmacısı BLG Capital RE Private Equity Başkanı Frank RoccoGrande ise İstanbul'un artık Avrupa düzeyinde varlıklara sahip bir şehir olduğunu belirtti. Türkiye'deki banka ve sermaye yapılarının Avrupa'ya oranla daha katı olduğuna vurgu yapan RoccoGrande, sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye'ye gelmenin avantajları var fakat arazilerin düzgün bölgelerde olması gerekiyor. İstanbul'da arazi sahipleri m2 üzerinden hesap yaptıkları için rezidans projeleri çok daha kazançlı ve geri dönüşü daha kolay oluyor.”  Oturumun son konuşmacısı Motel One Geliştirme Direktörü Stefan Shcnoor, kişilerin gayrimenkullerini satmak istemediklerine dikkat çekti. Kriz dönemlerinde ise Taksim veya sahil bölgesi dışında kalan alanların negatif etkilere daha açık olduğunu ve daha büyük darbelere maruz kalabileceği uyarısında bulundu.

“Kriz Sonrası Gayrimenkul Piyasaları Nereye Yöneliyor?”  başlıklı son oturumun başkanı GYODER Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Feyzullah Yetgin'di. Oturumun ilk konuşmacısı Servotel Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ayla Heyfegil; kriz sonrası gayrimenkul fiyatlarının kriz öncesi fiyatların üzerine çıktığını ve sektörde yeniden ciddi bir büyüme ve değerlenme başladığını söyledi. Sözlerine, “Yabancı yatırımcılar önceleri düşük fiyatla önemli yatırımlar yapabileceklerini düşünüyorlardı ancak zamanla Türkiye'de gayrimenkul sektörünün reel değerler üzerinde oturduğunu gördüler. Bundan sonra da fiktif enstrümanlar dışında arkasında gerçek Pazar olan bir yere yatırım yapmak isteyenler için gayrimenkul sektörü en önemli yatırım alanı olarak gözükmektedir.” şeklinde devam etti. Oturumun diğer konuşmacısını TSKB Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Işıl Dinçer ise; “Türk kültüründeki ev  alma geleneği ve artan nüfusun talebi dolayısıyla 2049 yılına kadar konut sektöründe hız kesilmeyecek. Özellikle Anadolu'nun gelişen kentlerinde şehir otelciliği gelişim sürecek.” dedi. Işıl Dinçer'den sonra söz alan İMSAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Levent Akgerman “Gayrimenkul sektöründeki büyümenin sürekliliği için, Türkiye'nin kaldırabileceği oranda bir büyüme gerçekleşmesi ve aynı zamanda paralel sektörlerin de büyümesi gerekiyor.” dedi. Akgerman sözlerine; “Daha çok – önceden sat sonradan yap – modelinin hakim olduğu sektörde teminatlar sayesinde projelerin gerçekleştiği düşünüldüğünde satışın ve büyümenin düşmemesi de çok önemli ancak sadece gayrimenkul sektörü tek başına tüm Türkiye'yi  taşıyamaz.” diye devam etti. Oturumun son konuşmacısı SUMMA İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Selim Bora ise; dünyanın farklı bölgelerinde yaşanan siyasi gelişmelere dikkat çekerek, özellikle yurtdışında yatırımı olanların her zaman bir B planı olması gerektiğine vurgu yaptı. Bora, “Şu anda Türkiye'nin etrafındaki 5000 km2lik alanda farklı kültürlerde uyumlu çalışabilecek en avantajlı milletin Türkler olduğunu düşünüyorum. Özellikle Ruslar ile bizim iş yapma biçimlerimiz birbirine çok benziyor ayrıca Afrika ülkelerinde de Türk yatırımcılar için çok büyük fırsatlar bulunuyor” dedi. 

  • Etiketler:

Yorum Yaz